Motorlu aracın zarar görmesi halinde, aracın kullanış amacına göre araçtan mahrumiyet zararının belirleneceği, zarar görenin TMK 6 uyarınca iddialarını delillerle ispat etmesi gerekeceği-
Eklenecek değerlerden (TMK. m229) ve denkleştirmeden (TMK. m.230) elde edilecek miktarlar da dâhil olmak üzere davalı kocanın edinilmiş mallarının toplam değerinden bu mallara ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK m.231) yarısı üzerinden (TMK m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da gözetilerek hüküm kurulmasının gerekeceği-
Ziynet eşyaları nitelikleri itibariyle saklanabilen, taşı­nabilen eşyalardan olduğundan, kural olarak kadının üzerinde bulunduğunun kabul edileceği-
Hayat deneyimlerine göre, ziynet eşyalarının kadın üze­rinde olması olağandır. Bu çeşit eşyaların rahatlıkla götürülebilen eşyalardan olması dolayısıyla kadının evi terk ederken ziynet eşyasının zorla elinden alındığı veya götürmesine engel olunduğu kanıtlanmadıkça, kadın tarafından götürüldüğünün kabulü gerekeceği-
Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olduğu- Çalıştırılan sigortalıları bildirme yükümlülüğü ile bu yüküm­lülüğün Yasanın aradığı sürede yerine getirildiğinin ispatı iş­verene ait olduğu-
TTK.23 maddesi hükmüne (şimdi; Yeni TTK. mad. 21) göre faturanın bir alacağın mevcudiyetine delil teşkil etmesinin karşı tarafça tebliğinden itibaren 8 gün içinde hiçbir itiraza uğramamış olmasına bağlı olduğu, bunun için de öncelikle taraflar arasında bir sözleşmesel ilişkinin varlığının kanıtlanmış olmasının gerektiği, malın teslim edildiği konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, taraflar arasında çözülmesi gereken sorunun iadeye tabi olan cihazın bedeli konusunda olduğu, MK.6.maddesine göre herkesin iddiasını ispat ile yükümlü olduğu ve davacının ödediğini iddia ettiği rakama ilişkin tüm delillerin sorulmak suretiyle iddiasını ispata yarar tüm delillerin toplanması gerektiği-
Senetteki imzanın borçluya ait olduğunun ispat külfeti, senet elinde olup takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya ait olduğu-
Dava, kasko sigortasına dayalı rücu talebine ilişkin olup davacı delil olarak trafik kaza tutanağına, fotoğraflara, ekspertiz raporuna ve bilirkişi raporuna dayanmış, hasar ve kusur durumunun dosya üzerinden bilirkişi incelemesi suretiyle yapılmasını talep etmiştir, ibraz edilen belgelere göre hasar ve kusur durumunun tespiti mümkün ise bu takdirde davacının iddiasını ispat edemediğinden söz edilemeyeceğinden kesin süreye uyulmadığı gerek­çesiyle davanın reddine karar verilemeyeceği-
Davacı taraf, iddiasını ispat yönünden “yemin” deliline dayandığının, anlaşılması karşısında, mahkemece davacıya, yemin teklif etme hakkının bulunduğu hatırlatılarak, yaptırılacak yemin sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olmayacağı-
Olağanüstü koşul­lar altında gerçekleşen durum karşısında, olağan durumlar nedeniyle Kurum yararına oluşan ve Yargıtay içtihatlarına konu olan karinenin varlığından söz edip, buna bağlı olarak da, davalıları ispat külfeti altına sok­manın, yasal düzenlemeler ve hakkaniyetle bağdaşır bir yaklaşım olarak kabul edilmesi­ne olanak olmadığı-