Bir davada uygulanması gereken kanun maddesi iptal edilmiş ise, eldeki davada artık uygulanmayacağı- Belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirlerinin haczedilemeyeceği hükmü gözetilmek suretiyle belediye mallarının haczinin mümkün olduğu ve icra müdürlüğünün borçlunun gösterdiği mallar dışında kalan alacaklının talep ettiği diğer mallar üzerine de haciz uygulamak zorunda olduğu- Haciz konulan paraların niteliği gereği haczinin kabil olup olmadığının veya kamu hizmetinde fiilen kullanılıp kullanılmadığının, haciz konulan banka hesapları üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile tespit edilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
HMK'nun 20. madde hükmünün kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle kararın borçlu tarafından temyiz edilmesi halinde de, aleyhe bozma ilkesinin nazara alınamayacağı-
Bilirkişi tarafından borçlunun zorunlu ikametgah ihtiyacını karşılayacak miktarın belirlenmesi gerekeceği, borçlunun haline münasip ev değeri belirlenirken aynı semtte oturması gerekli olmayıp daha mütevazi başka bir semtte ve daha mütevazi bir evde oturması mümkün olduğu değerlendirilerek tespit yapılması gerekeceği- Borçlunun zorunlu ikametgah ihtiyacını karşılayacak bedel belirlendikten sonra taşınmazın bu bedelden aşağı olmamak üzere satılmasına karar verilip, kalan kısmın davalı alacaklıya verilmesine karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, zirai kredi, esnaf kredisi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekeceği- Zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesinin bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklandığı- Borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipoteklerin meskeniyet iddiasında bulunulmasını engelleyeceği-
İcra hukukunda asıl olanın alacaklıyı alacağına kavuşturmak olduğu da gözönünde bulundurularak, yerin değerinin belirlenen özelliklerine göre tespitiyle, borçlunun hacizli taşınmazın bulunduğu mahale göre daha mütevazi bir yerde, haline münasip evi alabileceği değerin usulünce tespitinden sonra, bu değerin haline münasip ev değerinden az olması halinde haczin kaldırılmasına, fazla olması halinde ise, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine ödenmesine, kalan miktardan borcun karşılanmasına, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, öncelikle tapudan taşınmazın ipotek akit tablosu getirtilerek ipoteğin mahiyeti ve veriliş nedeni araştırılıp zorunlu ipotek olup olmadığı, zorunlu ipotek değil ise haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediğinin ipotek alacaklısından sorulup tespit edilmesi zorunlu ipotek olduğunun anlaşılması ya da zorunlu ipotek olmadığı halde haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödendiğinin tespiti halinde borçlunun sosyo ekonomik durumu da dikkate alınarak haline uygun ev alabileceği değerin tespit edilmesi, haline münasip ev değeri mahcuz değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun hale uygun ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın hak sahibine ödenmesine, satışın hale münasip ev değerinden az olmamak üzere yapılmasına; borçlunun haline münasip evi alabileceği miktar mahcuzun değerinden fazla ise haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Menkul hükümlerine göre gecekondu niteliğindeki taşınmaza yapılan haczin kaldırılmasına ilişkin şikayette borçlu, bu talebinin kabul edilmemesi halinde ise taşınmaz hükümlerine göre haciz konulmasını talep ettiği görüldüğünden, mahkemece, taleple bağlı kalınarak (HMK. mad. 26) şikayet konusu hakkında karar verilmesi gerekirken, talep olmadığı halde, taşınmazın tapu kaydına konulan haczin kaldırılması yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Dava sonunda kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücretinin avukata ait olduğu, bu ücretin iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemeyeceği, haczedilemeyeceği-
Borçlu Belediye'ce haczi kabil olmayan paralar ile haczi mümkün olan paraların aynı hesapta toplanması ve birbirine karıştırılmasının, haczedilmezlik hakkından feragat olarak kabul edilmesi gerekeceği-
Yeniden yapılan kıymet takdirinin borçluya, tekrar meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı doğurmayacağı-
