Takip hukukunda aslolanın borcun ödenmesi olduğu gözardı edilerek borçlunun ikamet edebileceği asgari meskenin değerinin belirlenmesi sırasında, oturduğu evden daha fazla değere sahip bir evin haline münasip olduğu yönünde rapor oluşturulmasının, yerleşmiş Yargıtay kabullerine aykırı olduğu, mahkemece, borçlunun bakmakla yükümlü olduğu aile efradı ve ihtiyacı için gerekli en mütevazi evin değerinin belirlenerek sonuca gidilmesi gerekeceği-
Haciz sırasında malların hastane demirbaş listesinde kayıtlı olmadığı  (mahcuzların şikayetçi Bakanlığın mülkiyetinde bulunmadığı) belirtilmiş; şikayet dilekçesinde ise önce "haczedilen malların bir kısmının hastaneye ait olduğu ve kamu mallarının haczedilemeyeceği" sonrasında, "bunların hastalara yemek hizmeti verilmesini sağlayan ve hastanenin kamu hizmetinin devamı için tahsis edilmiş mallar olduğu" belirtilmiş olup gerek malların mülkiyetinin şikayetçi Bakanlığa ait olmaması gerekse mahcuzların üçüncü kişiye ait olup hastaların beslenme ihtiyacı için kullanıldığının ileri sürülmesi karşısında şikayetin bu haliyle "istihkak iddiası" niteliğinde olduğunun kabulü gerektiği-
K. takdiri raporu tebliğinin de usulsüz olduğunu ileri süren borçlunun bu iddiası da incelenerek meskeniyet şikayetini süresinde yapıp yapmadığının değerlendirilmesi gerektiği-
Mahkemece ilk haciz tarihi esas alınarak, ikinci hacze şikayetin, süreden reddi yönünde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu- İİK. mad. 82/12 hükmünde yer alan haczedilmezlik şikayetinin İİK. mad. 16/1 uyarınca yedi günlük süreye tabi olduğu-
Mahkemece; şikayete konu taşınmaz tapuda borçlu adına kayıtlı olmadığından ve taşınmazın tapu kaydına İİK'nun 85. vd. maddelerine uygun konulmuş bir haciz de bulunmadığından, meskeniyet şikayetinin reddi gerekeceği-
Borçlunun, meskeniyet şikayetine konu taşınmazın haczini öğrendiği kabul edilen ortaklığın giderilmesi davasındaki dava dilekçesinin tebliği işlemi, gerek Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılmasının şartları oluşmadığından, gerekse, komşunun imzası alınmadığından ya da imzadan imtina ettiği hususu tebliğ mazbatasında tevsik edilmediğinden usulsüz olup, haczi öğrenme tarihine göre şikayetin süresinde olduğunun kabulü gerektiği-
Mahkemece, lehine ipotek şerhi olan bankadan ipoteğin mahiyeti, verilme nedeni sorularak ve tapudan ipotek akit tablosu getirtilerek zorunlu ipotek olup olmadığı, zorunlu ipotek değil ise haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediği tespit edilerek, zorunlu ipotek olduğunun anlaşılması ya da zorunlu ipotek olmadığı halde haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödendiğinin tespit edilmesi halinde, borçlunun bakmakla yükümlü olduğu kişilerin nüfus kayıtları, bu kişilerin borçlu ile birlikte yaşayıp yaşamadıkları, geçimlerini nasıl temin ettikleri ve sosyo-ekonomik durumlarının tespitine yönelik zabıta araştırması sonucu da nazara alınmak suretiyle bilirkişiden ek rapor alınarak değer belirlendikten sonra, borçlunun haline münasip ev alabileceği miktar, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın, borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına; şayet borçlunun haline münasip evi alabileceği miktar mahcuzun değerinden fazla ise haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Satış işlemleri "Özel Hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"in Resmi Gazete'de yayımlanma tarihinden önce başlatılmış ise, talep tarihinde aktif olarak faaliyet gösterme şartı aranmaksızın ruhsat devrinin gerçekleştirilebileceği ve haciz tarihi itibarı ile de değişiklik öncesi mevcut bulunan yönetmelikte aktif olarak faaliyet gösterme şartı aranmadığı hususları gözetildiğinde özel hastane ruhsatnamesinin haczinin mümkün olduğu-
İcra memurunun haczi talep edilen mal veya hakların haczinin caiz olup olmadığını değerlendirip, talebin kabulüne veya reddine karar vereceği-
Belediyenin hacze konu banka hesabının havuz hesabı niteliğinde olması halinde, borçlu belediyenin haczedilmezlik hakkından açıkça feragat etmiş olacağı- Belediye Kanununda 6552 sayılı Yasa ile yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 11.09.2014 tarihinden sonra başlatılan icra takiplerinde uygulanabileceği ve bu tarihten sonra icra müdürlüğünce borçlu belediyeye -5393 s. Belediye Kanunu mad. 15/son uyarınca- borca yetecek mal göstermesi için muhtıra tebliğ edilmeden, "doğrudan" haciz konulmasının usulsüz olduğu-