Bilirkişi raporunda, borçlunun daha mütevazi yerlerde haline münasip edinebileceği meskenin değerinin saptanmamasının doğru görülmediği, diğer taraftan, söz konusu raporda, borçlunun haline uygun alabileceği evin değerinin net ve kesin olarak tespit edilmediği anlaşılmakta olup; bu haliyle de rapor hükme yeterli olmadığından, mahkemece, öncelikle, borçlunun haciz anında kanunen bakmakla yükümlü olduğu kişilerin kimler olduğunun, bu kişiler adına kayıtlı taşınmaz bulunup bulunmadığının, geçimlerini nasıl temin ettiklerinin de belirlenmesi suretiyle borçlunun sosyal ve ekonomik durumunun usulünce saptanması, sonrasında bilirkişiden ek rapor alınarak borçlunun daha mütevazi semtlerde haline münasip evi alabileceği değerin açık, net ve tek rakam olarak tespit edilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmesinin isabetsiz olduğu-
Maden işletme ruhsatına uygulanan hacizle ilgili olarak yapılan haczedilmezlik şikayeti hakkındaki icra mahkemesi kararının kesinleşmesi beklenmeden ihale yapılmasının hatalı olduğu-
Borçlunun "haline münasip" evinin haczedilemeyeceği, icra mahkemesince, borçlunun haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tespit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise İİK'nun 82/3. maddesine göre satılmasına karar verilmesi ve satış bedelinden haline münasip mesken için gerekli olan miktarın borçluya bırakılması, kalanının alacaklıya ödenmesi gerekeceği-
Belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirlerinin haczedilemeyeceği-
İcra takibinin 6552 sayılı Yasa'nın yürürlük tarihi olan 11.09.2014 tarihinden sonra başlatılmış olması halinde; 5393 sayılı Kanun'un 15/son fıkrasına eklenen ve iptal edilmeyen “İcra dairesince haciz kararı alınmadan önce belediye'den borca yeter miktarda haczedilebilecek mal gösterilmesi istenir” hükmü gereğince, öncelikle İcra Dairesi'nce bu işlemin yerine getirilmesi, 10 gün içinde mal beyanında bulunulmaması veya gösterilen malların alacağı karşılamaması halinde ise diğer mallar üzerinde haciz uygulanması talebinin, yerine getirileceğinin, icra takibinin 6552 sayılı Yasa'nın yürürlük tarihi olan 11.09.2014 tarihinden önce olması halinde ise; 6552 sayılı Yasa ile 15/son maddesine eklenen yukarıdaki fıkra hükmünün uygulanamayacağının kabulü gerekeceği-
İcra takibinin -6552 sayılı Yasa'nın yürürlük tarihi olan- 11.09.2014 tarihinden sonra başlatılmış olması halinde; 5393 s. Kanun'un 15/son fıkrasına eklenen ve iptal edilmeyen “İcra dairesince haciz kararı alınmadan önce belediyeden borca yeter miktarda haczedilebilecek mal gösterilmesi istenir" hükmü gereğince, öncelikle İcra Dairesi'nce bu işlemin yerine getirilmesi, 10 gün içinde mal beyanında bulunulmaması veya gösterilen malların alacağı karşılamaması halinde ise diğer mallar üzerinde haciz uygulanması talebinin yerine getirileceği- Bozma kararından sonra, 6552 sayılı Yasa iptal edildiğinden, bozma kararı ve bozmaya uyularak verilen hükmün dayanağının kalmadığı- 11.11.2013 tarihinde başlatılan takipte 6552 sayılı Yasa ile 5393 sayılı Yasa'nın 15/son maddesine eklenen ek fıkra hükümleri uygulanamayacağı-
Düşen hacizlerle ilgili 103 tebligatları sonradan yapılan hacze yönelik meskeniyet şikayetinin incelenmesinde esas alınamayacağı- Düşen hacizler nedeniyle önceden haczedilmezlik şikayetinde bulunulmamış olsa da, haczin yenilenmesi üzerine haczedilmezlik şikayetinde bulunulabileceği-
Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığının, adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirleneceği-
"Teminatlar amacı dışında kullanılamaz, üzerine ihtiyati tedbir konulamaz ve haczedilemez." şeklindeki 5957 s. Sebze ve Meyveler ile Y.li Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'un 12/3. maddesi gereğince; icra müdürlüğünün, borçlunun, Büyükşehir Belediyesi nezdindeki teminatlarına haciz konulması yönündeki işlemi yasaya aykırı olup, Belediye'nin söz konusu teminatlara ilişkin şikayette hukuki yararının bulunduğu ve mahkemece, 5957 sayılı Kanun'da yer alan emredici düzenleme gereğince, haciz konulan teminatlar yönünden şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu vekili hesapta bulunan paranın niteliği itibariyle Devlet malı olduğu ve İİK'nun 82/1. maddesi gereğince haczedilemeyeceği şikayetinde de bulunduğundan, Mahkemece bu yöne ilişkin şikayetin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-