Alacağın ipotekle teminat altına alınmış olması halinde, alacaklının -kural olarak- «ipoteğin paraya çevrilmesi» yolu ile takip yapmak zorunda olduğu–
İİK’nun 45. maddesinin kamu düzeni ile ilgili olduğu, bu nedenle, «alacağı rehinle teminat altına alınmış olan alacaklının önce rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapması gerektiğine»ne deyinen şikâyetin süreye bağlı olmadığı -İİK. mad. 45 hükmünün kamu düzeni ile ilgili olduğu, bu nedenle rehinle teminat altına alınmış bir alacağın haciz yolu ile takip edilmesi halinde, takibin «süresiz şikâyet» yol ile iptali gerekeceği)–
T.C. Ziraat Bankasına, rehin karşılığı verdiği kredilerden dolayı borçlularını takip konusunda ayrıcalık tanıyan 3202 s. yasanın 40, 42, 43 ve 45. maddeleri önce 107 sonra da 233 sayılı KHK’lerle yürürlükten kaldırılmış olduğundan, Ziraat Bankasının rehinle temin edilmiş alacakları için -İİK. mad. 45 hükmü çerçevesinde- rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takipte bulunabileceği–
SSK’nun, doğmuş ve ödenmemiş prim alacağı için borçludan ipotek alması halinde, ipoteğin kurulmasından sonra doğacak (ipoteğin kapsamı dışında olan) prim alacakları için genel haciz yolu ile takip yapabileceği, önceki alacakları için ise, rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapmak zorunda olduğu–
«Rehnin paraya çevrilmesi» yolu ile takip sonuçlanmadan, aynı borç için verilen noter ve ihtiyar heyetinden onaylı senetlere dayanılarak «ilâmlı takip» yapılamayacağı–
İpotekli taşınmazların paraya çevrilmesi için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla İİK. 149 vd.na göre takip yapılıp, taşınmaz satıldıktan sonra satış bedeli alacağa yetmediği takdirde, rehin açığı belgesiyle İİK.152 gereğince takip yapabileceği, henüz rehnin paraya çevrilmesi suretiyle takip mevcut olmadığı ve bu nedenle alacaklı bankanın ekspertiz raporuna dayalı olarak rehnin değerinin alacağı karşılamayacağından bahisle kredi mukavelesine dayalı olarak genel haciz yoluyla takip yapamayacağından «itirazın kaldırılması isteğinin reddine» karar verilmesi gerekeceği-
«Tahsilde tekerrüre neden olmamak üzere» -yani, ayni alacağı iki kez tahsil etmemek koşuluyla- alacaklının borçlu hakkında hem «rehnin paraya çevrilmesi» hem de -elindeki senetlere dayanarak- «kambiyo senetlerine mahsus» haciz yolu ile takip yapabileceği–