Sulh hukuk mahkemesince, ortaklığın giderilmesi davasında keşif sırasında belirlenen kıymet üzerinden taşınmazın satışa çıkarılamayacağı; satış memuru tarafından taşınmaza yeniden kıymet takdir edilmesi gerekeceği-
İcra müdürlüğünce “haczin düştüğü”ne karar verilmesi ile birlikte, bu hacze dayalı olarak daha önce belirlenmiş olan kıymetin (yapılmış olan kıymet takdirinin) de geçerliliğini yitirmiş olacağı-
“kıymet takdiri raporu” ile “satış ilanı”nın, şikayetçi-borçlu yerine aynı takipte “borçlu” olan diğer bir kişiye tebliğ edilmiş olmasının geçerli olmayacağı (Teb. K. 39) ve yapılan ihalenin feshine neden olacağı-
İcra müdürlüğünce mükellefiyet listesinin düzenlenmemiş olmasının borçlu lehine olup, onun tarafından ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülemeyeceği-
İpotek tahdidi ve haciz kaydının mükellefiyet niteliğinde olmaması nedeniyle mükellefiyet listesi düzenlenmediği iddiasının yerinde olmadığı- Birden fazla taşınmazın ihaleye çıkarılması nedeniyle, satış  saatlerinin belirlenen saatlerden on-onbeş dakika ileri sarkmasının ihalenin feshi nedeni olarak kabul edilemeyeceği- İhalenin feshini isteyen şikayetçiye satış ilanı tebliğ edilmiş olup, bu kişi tarafından diğer ilgililere satış ilanının tebliğ edilmediği hususu da fesih nedeni olarak gösterilemeyeceği-
Alacaklıya kıymet takdiri raporunun ve satış ilanının tebliğ edilmemiş olmasının, başlı başına ihalenin feshi nedeni olacağı-
K. takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürme olanağını kullanmayan ilgililerin, kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edemeyeceği-
6183 sayılı Yasada, satışa çıkarılacak taşınmazlara takdir edilecek kıymetlerin ilgililere tebliğ edileceğine dair bir düzenleme bulunmadığı-
İcra dairesinin düzenlediği kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yoluna başvurmamış olan ilgililerin, daha sonra “kıymet takdirinin usulsüz olduğunu” ileri sürerek ihalenin feshini isteyemeyecekleri-