İcra müdürlüğünce, ihaleye devam edilerek, borçlunun borcunu karşılayanlar dışındaki tüm taşınmazlarının satılması isabetsiz olduğundan (İİK. mad 85), mahkemece, ilgili takip dosyası hakkında güncel dosya hesabı yaptırılarak şikayetçi borçlu tarafından ileri sürülen "satışı yapılan taşınmazlarla dosya borcunun karşılanmasına rağmen satışa devam edildiği" hususunun ihalenin feshi nedeni olarak incelenmesi gerektiği-
Haksız eylemlerde, olay tarihinde zararın meydana gelmiş olması nedeniyle, istek de bulunulduğu takdirde bu tarihteki bedel üzerinden yine haksız fiil tarihinden itibaren faize hükmedilmesinin gerekeceği-
Tasarrufun iptali davası sonunda taşınır ya da taşınmaz mülkiyetinin el değiştirmeyeceği, sadece alacaklının takip konusu alacağının tahsili olanağı sağlanacağı- Şikayete konu taşınmaza haczin konduğu tarihte, taşınmaz takip borçlusu adına kayıtlı olmadığından, şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
İİK. 36 gereğince teminat yatırılması ile icranın geri bırakılması yönünde karar getirilmek üzere borçluya mühlet verilmesi, icra takibini olduğu yerde durduracağından, bu tarihten önce konulan hacizlerin geçerliliğini etkilemeyeceği ve hacizlerin kaldırılması sonucunu doğurmayacağı, teminatın, ne için verilmiş ise sadece o amaç için geçerli olduğu, teminatın borcun ödenmesine yönelik olmaması karşısında haczin kaldırılmasının doğru olmadığı- İcra müdürünün, alacaklının veya borçlunun talebi olmaksızın, re’sen İİK 85 maddesini gözeterek konulmuş olan hacizleri kaldırma yetkisinin olmadığı-
Taşınmazın borçlunun borcu nedeniyle haczedilebilmesi için haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı olmasının zorunlu olduğu, haciz tarihinde taşınmaz borçlu adına kayıtlı olduğundan icra müdürünün haciz işleminde usulsüzlüğün bulunmadığı, sonradan tapu iptal ve tescil kararına dayalı olarak taşınmazın maliki olan 3. kişinin haczin kaldırılması için genel mahkemede mülkiyet hakkına dayalı olarak dava açmasının gerekeceği-
Taşınmazın borçlunun borcu nedeniyle haczedilebilmesi için haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı olmasının zorunlu olduğu, haciz tarihinde taşınmaz borçlu adına kayıtlı olduğundan, sonradan tapu iptal ve tescil kararına dayalı olarak taşınmazın maliki olan üçüncü kişinin haczin kaldırılması için genel mahkemede mülkiyet hakkına dayalı olarak dava açması gerektiği- İhtiyati tedbir kararının rızai devir ve temlikleri önleyici nitelikte olup, cebri icraya engel olmadığından haciz konulmasına da engel teşkil etmeyeceği-
Davalılar tarafından gerçekleştirilen ve haksız olduğu saptanan icra takibi ile; ileri sürülen ve mahkemece de hüküm altına alınan maddi zarar arasında, uygun nedensellik bağı bulunmadığından, davacının haksız eyleme dayalı maddi tazminat isteminin reddi gerektiği-
Dava konusu mahcuz mallarla ilgili dava dışı kişi tarafından hem icra hukuk mahkemesinde istihkak davası, hem de davalı hakkında muhafaza görevini kötüye kullanmak suçundan sulh ceza mahekmesinde dava açıldığı, derdest olan bu davaların kesinleşmesi beklenerek, eldeki yedieminlik görevinin suistimali nedeniyle uğranılan zararın ödetilmesi istemine ilişkin davada hüküm kurulacağı-
Davacının dava konusu haczedilen mallar ile ilgili açmış olduğu istihkak davası lehine sonuçlanmış ise de; haciz tarihi itibariyle takip borçlusunun, davacı oğlu ile aynı evde ikamet ettikleri, bu durumun, usulüne uygun olarak yapılan tebligat ve haciz tutanağında imzası bulunan apartman yöneticisinin beyanıyla da sabit olduğu, yapılan haczin haksız olmadığının kabulü ile manevi tazminat istemli davanın reddi gerekeceği-
Davalı alacaklının, salt zarar verme amacıyla ve taşkın haciz yaptığı yönünde bir bulgu ve delil olmadığı anlaşıldığından, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davanın reddi gerekeceği-