Haciz tarihinde taşınmazın takip borçlusu adına kayıtlı olmayıp şikayetçi üçüncü kişi adına tapuda kayıtlı olduğu da sabit ve tartışmasız olduğuna göre mahkemece, şikayetin kabulü ile üçüncü kişinin taşınmaz mülkiyetini iktisap tarihinden sonra konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
Özel hastanenin devri mümkün olduğu ve işletme hakkının devredilmesi sırasında, piyasa şartlarına göre maddi değeri oluştuğundan bahisle borçlu şirkete ait hastane ruhsatının haczedilebileceği-
Taraflar arasında imzalanan taşıt kredi sözleşmesinde kararlaştırılan muacceliyet şartının haksız şart olduğu kabul edilerek sonradan açılan davayla iptal edilse de, sözleşme düzenlenirken başlangıçta davacı bu şartı kabul ettiğinden icra takibi yapılmasında davacının da müterafik kusurlu olduğunun kabulü ile hükmedilecek tazminattan uygun bir hakkaniyet indiriminin düşülmesi gerektiği-
Haczin yenilenmesi diye bir müessese olmadığından, aynı takip dosyasından olsa da konulan her haczin yeni bir haciz olup, borçlunun konulan yeni hacze yönelik olarak şikayet hakkının bulunduğu-
Yargılamanın esasını etkiler nitelikteki ve dosya içerisinde yer alan yedieminden teslim alma tutanağının değerlendirilerek sonucuna göre haksız el koyma nedenine dayalı maddi tazminat istemine ilişkin davada karar verileceği-
Borçlunun, menfi tespit davasına bakan mahkemece tayin edilen teminattan ayrı olarak, icra müdürlüğüne talep anına kadar fer'ileri ile birlikte hesaplanan dosya borcunun tamamını nakit olarak depo etmesi ya da bu miktar muteber ve kesin banka teminat mektubunu sunması halinde, alacaklı tarafından takibe devam edilemeyeceği, icra müdürlüğünce İİK'nun 72/3. maddesindeki para tabirine dar yorum getirilerek hacizlerin kaldırılmasına yönelik istemin reddinin isabetsiz olduğu-
Haksız haciz nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin davada, dava konusu zararın icra memurunun işlemlerinden doğduğunun anlaşıldığı, İİK'nun 5. maddesine göre, icra görevlilerinin kusurlarından doğan davaların Adalet Bakanlığı aleyhine açılması gerektiğinden, davalılar aleyhine açılan taraf sıfatından reddine karar verileceği-
Haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı taşınmaz için üçüncü kişinin açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip kesinleşmesinde dahi, haciz tarihindeki mülkiyet durumunu etkilemeyeceği, tescil kararı hacizden sonra verildiğinden ve tapudaki hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm de taşımadığından haczin kaldırılması isteminin ancak üçüncü kişinin genel mahkemede açacağı davada tartışılabileceği-
Hasılatı paraya çevirme masraflarını ve icabında muhafaza ve idare masraflarını tecavüz etmeyeceği muhakkak olan şeyler haczolunmayacağından (İİK. 85), mahkemece bu konudaki takdir yetkisinin talimat icra müdürlüğünde olduğu göz önüne alınarak, mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılıp icra müdürlüğü işlemi incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği--