Boşanma sırasında müşterek çocuk için toptan ödeme yapılmış olmasının davalıyı iştirak nafakası yükümlülüğünden kurtarmayacağı ancak; hükmedilecek nafakanın miktarını tayinde boşanma sırasında yapılan toptan ödemenin dikkate alınması gerekeceği-
Mahkemece; çocuğun ihtiyaçları gözetilerek, davalı babanın geliri ile orantılı, TMK. 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun iştirak nafakası takdiri gerekeceği-
Nafaka artırım davasının açılması belli bir zaman geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her davanın açıldığı tarihe göre değerlendirilmesi gerektiği; önceki dava tarihi ile bu davanın açıldığı tarih arasında 14 yıldan fazla süre geçmiş olup, bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, çocukların yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmış olacağından; tarafların gerçekleşen sosyo-ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve müşterek çocukların yaşı, eğitim durumu ve ihtiyaçları gözetildiğinde; yerel mahkemece takdir edilen iştirak nafakası miktarının az olduğu- Hükmedilen nafakanın yıllık artış oranına ilişkin; "ÜFE" oranında artışına hükmedilmesi gerekirken "tefe-tüfe ortalamasında" artırılmasına karar verilmesinin hatalı olduğu-
Tarafların boşanmalarına esas yabancı mahkeme ilamında sadece tarafların boşanmalarına karar verilmiş, müşterek çocuklarla ilgili velayet düzenlemesi yapılmamış olup, mahkemece, velayetle ilgili bir düzenleme olmadan müşterek çocuklar yararına davacı lehine iştirak nafakası hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Velayet düzenlemesinin kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece boşanmaya karar verildiğine göre, müşterek çocuğun velayetine ilişkin düzenleme yapılması gerektiği-
Çocukla davacı anne arasında boşanma kararı ile birlikte kurulan kişisel ilişkinin kesinleşme tarihi ile davacı annenin müşterek çocukla arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi için açtığı dava tarihi arasında; talebi haklı kılacak yeni vakıa ve olgular meydana gelmiş olabileceğinden, mahkemece, tarafların gösterdiği deliller de toplanmak suretiyle talebin duruşma yapılarak incelenmesi gerekeceği-
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre, küçüğün ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası az olduğundan, mahkemece Medeni Kanunun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekeceği-
Boşanma veya ayrılığa karar verilirken, mahkemenin, müşterek çocukların velayetleriyle ilgili düzenleme yapması gerektiği,bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan, mahkemece re'sen dikkate alınacağı-
Davalı (kadın) lehine bozmadan sonra bozmaya uyularak takdir ve tayin edilen yoksulluk nafakasının boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten, çocuk için bozmadan sonra bozmaya uyularak belirlenen iştirak nafakasının ise velayete ilişkin bölümünün kesinleştiği tarihten geçerli olmak üzere takdir ve tayin edilmesi gerektiği-
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği-