Tasarrufun iptali davası sırasında alınan ihtiyati haczin, -iptal davası karar tarihine göre- kesin hacze dönüştüğü tarih, satış talebi ile satışın gerçekleştiği tarih gözetildiğinde, şikayetçinin satış talebinin süresinde olmadığı ve satışın şikayetçinin satış talep etme süresi geçtikten sonra yapıldığı anlaşıldığından, şikayetçinin haczinin düştüğü- İİK.nun 107. maddesinde yer alan düzenlemenin satış istemeyen alacaklı lehine uygulanabilmesi için satışın bu alacaklının satış isteme süresi geçmeden yapılmış olması gerektiği-
Sıra cetvelindeki sıraya şikayet davası- Gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı- Kararların bu hususlara aykırı oluşturulması mahkeme kararlarına duyulan güveni sarsacağı ve  verilen kararların hukuki denetiminin yapılmasını da olanaksız kıldığı-
Taraflarca davalı borçlunun taşınmazına haciz konulmuşsa da hacizli taşınmazların satışının gerçekleşmediğinin ve sıra cetveli düzenlenmediğinin görüldüğü, tapu kaydındaki sıralamayı sıra cetveli olarak değerlendirerek bunun iptalinin mümkün olmadığı, bu durumda ortada iptale konu edilecek bir sıra cetveli bulunmadığından mahkemece, sıra cetveline itiraz davası açmakta hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle HMK 114/1-h ve 115/2 maddeleri uyarınca hukuki yarar yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-
Vergi dairesine karşı müştereken ve müteselsilen borçlulardan birinin vergi borcunu yapılandırması halinde, 5 yıllık tahsil zamanaşımının sıra cetveline konu taşınmazı paraya çevrilen borçlu yönünden de kesileceği ve bu durumda vergi dairesinin haczinin ayakta olduğundan bu vergi dairesi yönünden sıra cetveline ilişkin şikayetin reddi gerektiği-
Birleşen dosyadaki şikayetçinin vekili alacaklarını haricen tahsil ettiklerini, davanın konusuz kaldığını bildirdiği, mahkemece asıl dosya şikayetçisinin alacaklarını aldıkları yönünde beyanda bulunmamasına rağmen asıl dosyadaki talep dikkate alınmaksızın asıl dosya yönünden yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Eldeki sıra cetveline itiraz davasında, yargılama aşamasında davacının alacaklı olduğu icra dosyası ödeme nedeniyle infaz olduğundan, mahkemece, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi ve 6100 sayılı HMK m. 331/1 uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumu gözetilerek yargılama giderlerine hükmedilmesi gerekeceği-
Tasarrufun iptali davasında taşınmazın tapu kaydına "ihtiyati tedbir" şerhi konulması halinde, tasarrufun iptali davasının kabul edildiği tarihin "kesin haciz tarihi" olarak kabul edilemeyeceği- Sıra cetvelinde alacaklıların tapu kaydındaki hacizlerinin ayakta olup olmadıklarının incelenmesi gerektiği- 1 yıllık sürede satış avansı yatırılmaması halinde haczin düşeceği-
MTV alacağının yediemin ücretinden önce ödenip ödenmeyeceği hususu icra mahkemesinde şikâyet yolu ile çözülebilirse de; yediemin ücretinin tespitinde yedieminin kendi tarifesi yerine Adalet Bakanlığınca belirlenen ücret tarifesinin uygulanacağına ilişkin belirleme ve yediemine ödenecek ücretin ne kadar olacağının tespit edilmesinin genel mahkemelerde yapılacak yargılama ile çözülebileceği-
Muvazaa hukuki nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün, davalı alacaklıda olduğu, davalı alacaklının, alacağının, gerçek bir alacak olduğunu, birbirini teyit eden ve takipten önce düzenlenmiş usulüne uygun delillerle ispatlaması gerekeceği-
Kambiyo senetlerine mahsus icra takibinde ödeme süresi geçmeden kesin haciz istenemeyeceği-  İhtiyati hacizler aynı gün kesinleşmiş olduğundan, İİK. 268 uyarınca bedeli paylaşıma konu taşınırlar üzerinde şikayetçi ve şikayet olunanın ihtiyati haciz tarihleri dikkate alınarak sıra cetveline ilişkin bir karar verilmesi gerektiği-