Sıra cetveline itiraz üzerine icra mahkemesince verilecek kararların temyiz edilebileceği—
Borçlunun sürelerden feragat etmek suretiyle koydurduğu haczin konuluş tarihinin, üçüncü kişilerin normal takip prosedürü çerçevesinde uygulatmış (koydurmuş) oldukları ihtiyati/kesin hacizlere tesir etmeyeceği—
Sıra cetvelleri «ilk haciz» dikkate alınarak düzenlendiğinden, birden fazla uygulanan ihtiyati hacizler arasında ilk önce kesin hacze dönüşenin «ilk haciz» niteliğini kazanacağı ve bu hacze iştirak edebilecek alacaklıların İİK. 100 ve 268. maddeleri gözetilerek saptanacağı-
Satış isteme süresinin kesin haciz tarihinden itibaren başlayacağı, ihtiyati haciz sahibi alacaklılar için bu sürenin, ihtiyati haczinin kesin hacze dönüşmesinden itibaren işlemeye başlayacağı–
İhtiyati haciz sahibine, satış tarihine kadar alacağına faiz yürütülerek sıra cetvelinde pay ayrılacağı (ve bu payın, bu alacaklıya hemen ödenmeyip, ihtiyati haczi kesinleşinceye kadar İİK. 138 son uyarınca depo edilmesi gerekeceği)-
«Davalı alacağının rehinli olup olmadığı»na yönelik itirazın sıraya ilişkin bir itiraz olduğu, bu nedenle uyuşmazlığın icra mahkemesinde çözümlenmesi gerekeceği—
Sıra cetveline yönelik şikâyetlerde, sırasına itiraz edilen -yapılan şikâyetten hukuki durumu etkilenecek olan- alacaklı ya da alacaklıların «karşı taraf» olarak gösterilmesi (eğer gösterilmemişse, icra mahkemesince «tetkik merciince» bu kişilerin duruşmaya çağırılması) gerekeceği–
Her zaman düzenlenmesi mümkün -sipariş fişi, para makbuzu vb.- belgelerin, alacağın gerçek olduğunu kanıtlamak için yeterli olmadığı—