İİK. 142. Maddesine göre, cetvel suretinin tebliğinden itibaren yedi günlük süre içinde sıra cetveline itiraz edilebileceği, bu ilkenin alacaklılara her bir mal ya da malların satışı sonrasında düzenlenen sıra cetvelleri bakımından müstakil ve yeni bir itiraz hakkı sağlayacağı, önceki bir satışta alacaklılar aynı olsa dahi sıra cetveline itiraz edilmemesinin zımnen kabul anlamına gelmeyeceği-
Davanın hem esasa hem de sıraya yönelik olması durumunda davanın bütün olarak incelenmesinin gerekeceği, sıraya ilişkin itiraz hakkında görevsizlik kararı verilemeyeceği-
Sıra cetveline yönelik itirazların, sıra cetvelini düzenleyen İcra Müdürlüğü’nün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde incelenebileceği-
Vergi Dairesi’nin bedeli paylaşıma konu araç üzerinde haczi bulunduğu tartışmasız olduğuna göre, hacze esas vergi alacağı ile bunun satış tarihine kadar işleyecek faizinin sıra cetvelinde dikkate alınmasının gerekeceği-
Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin, İİK. 142. 151. 235. maddelerine ilişkin, sıra cetveli ile ilgili davalar ve şikayetler sonunda verilen hüküm ve kararları temyizen incelemekle yükümlü olduğu-
Davacı yanın, davalının alacağının varlığına yönelik bir itirazının bulunmadığı, itirazın rehnin kapsamına yönelik olması durumunda icra mahkemesince görevsizlik kararı verileceği-
İflas eden şirket bakımından sıra cetveline itiraz hakkının sadece iflas idaresinde olduğu, iflas eden şirketin alacağını temlik alanın iflas idaresi adına böyle bir dava açmaya yetkisinin bulunmadığı-
Sıra cetveline itiraz davasında haciz tarihleri ve Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun 21/1. maddesi göz önünde bulundurularak, satış bedelinin Vergi Dairesi ile davalı arasında garameten paylaştırılmasının gerekeceği-
6183 sayılı Kanunun 21/1. maddesi gereği kamu alacağının ilk hacze iştirakinin, satış tarihinden önce haciz konulması şartına bağlanmış olduğu-
İcra Mahkemesi'nce uyulan bozma kararı gereği hüküm verilmiş ise, bozmanın kapsamı dışında kalan kesinleşmiş yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenemeyeceği, bozma ilamı içeriğinde davalıya sıra cetvelinde ayrılan sıra ve tutarda bir değişiklik husule gelmediğinin vurgulanmış bulunmasına göre, davalının sıra ve alacak tutarına ilişkin kesin hüküm bulunması nedeniyle temyiz itirazlarının incelenemeyeceği-
