Haczin, borçlunun ev veya işyerinde değil de, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmediği, üçüncü kişiye ait ev ya da işyerinde yapılmış olması halinde, 99. maddenin uygulanarak, alacaklıya istihkak davası açması için süre verilmesi gerekeceği—
Alacaklının, asıl takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine «yapılan hacizde, İİK’nun 99. maddesinin uygulanması gerekeceği»ne ilişkin yaptığı şikâyetin, icra mahkemesince «alacaklının istihkak davası açmış olduğu» gerekçesiyle «konusu kalmadığı»ndan bahisle reddedilemeyeceği—
Davalı üçüncü kişinin, hacizli malları ihaleden satın almaya yetecek e-konomik güce sahip olup olmadığı araştırılarak, ulaşılacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği—
Borçlu ile üçüncü kişi arasındaki ilişkinin «ticari işletme devri» niteli-ğinde olması halinde olaya İİK. 44 ve BK. 179 (şimdi; TBK. mad. 202) uygulanarak, borçlunun İİK. 44’deki formaliteleri yerine getirmemiş olması halinde, işyerini devralmış olan üçüncü kişinin de, BK. 179 (şimdi; TBK. mad. 202) uyarınca işletmenin borçlarından sorumlu olduğu da gözönünde bulundurularak, alacaklının açtığı «istihkak davasının reddi» istemli davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği—
İcra müdürlüğünce İİK. 96 ve 97 yerine yanlış olarak 99. madde uygulanarak, alacaklıya istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verilmesi ve alacaklı tarafından şikayet yoluna gidilmeyerek istihkak davası açılması halinde, alacaklının isbat yükünü üzerine almış olmayacağı, davalı üçüncü kişi tarafından, borçlu (dolayısıyla alacaklı) yararına olan yasal karinenin aksinin isbat edilmesi gerekeceği—
İstihkak iddialarında «alacak tutarı» ile «haczedilen dava konusu malın değeri»nden hangisi az ise, onun üzerinden % 054 oranında nisbi karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden, bu harcın 1/4’ü peşin olarak alındıktan sonra yargılamaya devam edilebileceği, peşin alınan «maktu harç»la yetinile-rek eksik harçla davaya bakılamayacağı—
İİK. 99 uyarınca istihkak davası açmak üzere icra memurluğunca verilen 7 günlük sürenin, «hak düşürücü» süre olduğu, davanın süresinde açılıp açılmadığının icra mahkemesince doğrudan doğruya gözetileceği—
Dava dilekçesinde, «davalı-üçüncü kişi» olarak, «istihkak iddiasında bulunan ...... şirketi» yerine, «şirket adına istihkak iddiasında bulunan şirket ortağı»nın adının yazılmış olmasının, maddi hataya dayalı bir yanlışlık olduğu, bu yanlışlığın davacı tarafından düzeltilebileceği (HUMK. 80, şimdi, HMK. 183), bu düzeltmenin «hasım değiştirme» olarak kabul edilemeyeceği—
İİK. 99 uyarınca alacaklıya dava açmak üzere çıkarılan bildiride (muhtırada) hakkında dava açılacak üçüncü kişinin isminin yanlış yazılmış olmasının, bu isme göre açılan davanın gerçek üçüncü kişi huzurunda görülmesine engel teşkil etmeyeceği, yapılan maddi hatanın her zaman düzeltilebileceği (HUMK. 80, şimdi; HMK. 183)—