Anayapının tümü harap olmuşsa, ana gayrimenkul üzerindeki kat mülkiyeti kendiliğinden sona ereceği(Kat Mülkiyeti Kanunu mad. 47)- Müşterek mülkiyette mühim olan idari tasarrufların hüküm ifade edebilmesini pay ve paydaş çoğunluğu ile gerçekleştirilmiş olması koşuluna bağlandığı- 06.05.1955 tarih 12/18 Sayılı YİBK ilk bendinde ifade edildiği üzere, müşterek mülkün kiraya verilmesi önemli idari tasarruflardan olup değinilen yasal düzenleme ve yargısal uygulamaya göre pay ve paydaş çoğunluğuna dayanmayan kira sözleşmelerine geçerlilik tanıma olanağı olmadığı- Yasal düzenleme ve İBK. uyarınca araştırma ve inceleme yapılarak, hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi davalarında paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenilmesini her zaman isteyebileceği, hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenilmesi davası açabileceği, ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenilmesi davasının dinlenme olanağı olmadığı, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre, payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu elatmanın önlenilmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerektiği-
Paylı mülkiyete konu taşınmazda geçerli bir kira sözleşmesinden bahsedebilmek için, sözleşmenin pay ve paydaş çoğunluğunca gerçekleştirilmesi gerektiği, bu çoğunluk sağlanamadığından, davalının taşınmazda kayda ve mülkiyete dayalı bir hakkı bulunmadığı da gözetilerek, taşınmaza müdahalesinin haklı ve geçerli bir nedene dayanmadığının kabulü gerektiği-
Paylı mülkiyete konu dava konusu taşınmaz TMK'nun 691/1.maddesindeki pay ve paydaş çoğunluğu olmadan kiraya verilmiş ise de, sözleşmenin tarafı olmayan paydaşların kullanıma engel olduğu ya da bozma ilamına kadar iptal davası açtıkları iddia ve ispat edilmediğinden, uyuşmazlığın kira sözleşmesi dikkate alınarak çözümlenmesi, ayrıca kiracılığın tespiti davasının bekletici mesele yapılarak elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemi hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Pay ve paydaş çoğunluğu sağlanmadan yapılan kira sözleşmelerinin diğer paydaşları bağlamayacağından haklı ve geçerli bir kullanımı olmayan davalının ecrimisile hkmedilmesininisabetli olduğu, HMK. 107 uyarınca belirsiz alcak davası olarak açılan davanı ıslah gerekmeksizin artırılan kısmın harcı yatırılarak tamamlanabileceği, zamanaşımının ve faiz başlangıcının ise dava tarihine göre belirleneceği- Mahkemece her yıl için belirlenen ecrimisile dönem sonlarından itibaren faize hükmedilmesi gerektiği-
Davacının tapu kaydına göre 2/12 pay sahibi olduğu anlaşıldığından ve tapu maliki olan davacının bölünebilir haklardan olan kira alacağından payına düşen kısmını istemesinde bir usulsüzlük bulunmadığı-
Kiralayan konumunda olan paydaş sözleşme ile yükümlendiği borçları ifa ettiği müddetçe davalı kiracıdan kendi borçlarını ifa etmesini isteyebileceği-
Kiralayan konumunda olan paydaşın sözleşme ile yükümlendiği borçları ifa ettiği müddetçe davalı kiracıdan da kendi borçlarını ifa etmesini isteyebileceği-
Paylı mülkiyete konu taşınmazlarda kiraya verme işinin TMK’nun 691/1 maddesi uyarınca önemli idari işlerden olup pay ve paydaş çoğunluğu ile yapılmasının zorunlu olduğu, bu koşula uyulmaksızın yapılan sözleşmelerin sözleşmenin tarafı olmayan paydaşlar açısından hüküm ifade etmeyeceği, sözleşmenin tarafı olmayan paydaşlar yasal düzenlemeye aykırı olarak akdedilmiş sözleşmenin iptalini isteyebilecekleri gibi, sözleşmenin kendileri açısından hüküm ifade etmediğini belirterek kendi paylarına yönelik olarak haksız kullanım bedelinin tahsilini de isteyebilecekleri; dava, mülkiyet hakkına dayalı olarak açılmış olup davalı da haksız işgalci olarak nitelendirildiğine ve mahkemenin kabulü itibariyle taraflar arasında kira ilişkisi de bulunmadığına göre mahkemece uyuşmazlığın bu çerçevede ele alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Elbirliği mülkiyetinde, ortakların hepsinin icazeti gerekli olup bu koşul sağlanmadıkça, mevcut kira sözleşmesinin diğer ortaklar açısından bir hüküm ifade etmeyeceği-