Davalı tarafından düzenlenen faturanın her iki tarafın defterlerinde de kayıtlı olduğu, davacının ilk taşeronluk ilişkisi kapsamında alacağını ........... Şirketinden tahsil ettiği ve davacının davalıdan sonra anlaştığı ............. İnşaat Şirketi'ne fatura bedelinin tamamını ödememesi nedeni ile davacının zararının oluşmadığı, davacının cezai şart ödediğini ispat edemediği ve yapılan incelemede de zararının bulunmadığı anlaşılmakla zararını ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine dair verilen kararın, toplanan deliller ile ulaşılan sonuca uygun olduğu, davacının sözleşmeyi feshetmesinde ve davalının gecikmesinde davalının kusurunun da ispatlanamadığı görülmekle; İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı-
Mahkemece; mahallinde yeniden inceleme yapılarak sözleşme dışı yapılan imalatın yüklenicinin bağımsız bölümlerine de yapılmış olduğunun tespiti halinde bu bedellerin istenemeyeceği kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve hatalı bilirkişi raporuna dayanarak yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Uyuşmazlık, eser sözleşmesi uyarınca edimin ifa edilmemesi nedeniyle ödenen iş bedelinin iadesi istemine ilişkindir...
Dava tarihine kadar imar plan tadilatı değişikliği sonuçlanmamış olduğu, işinin ehli olup, basiretli tacir gibi hareket ederek sözleşme tarihinde arsa üzerinde bulunması muhtemel, fiili ve hukukî engelleri bilmek zorunda olan yüklenici şirket tarafından inşaat ruhsatının hâlen alınmamış ve hiçbir şekilde inşaata başlanmamış olduğu, bu suretle mülga BK’nın 356. maddesindeki (TBK m. 471) düzenlemeye aykırı olarak yüklenici davalının üzerine düşen özen borcunun gereğini yerine getirmemiş olduğu, geçici de olsa imkânsızlığın kalkmasına kadar arsa sahipleri bakımından makul bekleme süresinin geçtiği ve taraflar arasındaki güven ilişkisinin de zedelendiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Tarafların düzenlemiş oldukları ............... tarihli ön sözleme gereğince ilerde düzenlenecek kat karşılığı inşaat sözleşmesi bakımından bir kısım hazırlık işlemlerinin yapılması yönünde anlaştıkları, tarafların asıl iradelerin kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlemeye yönelik olduğu, ancak asıl sözleşmenin resmi şekil şartına bağlı olmasına karşın ön sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığı, bu nedenle geçersiz olduğu, tarafların tacir nitelikleri gereğince şekil şartına uyma ve kanunun aradığı geçerlilik unsuruna bağlı kalmaları gerektiği, geçersiz sözleşmeden kaynaklanan cezai şartın talep edilemeyeceği, davacının ön sözleşmeye güvenerek yapmış olduğu bir kısım giderleri ise talep edebileceği, dava dilekçesi ekinde sunulan bir kısım faturalara göre sinevizyon gösterimi, dört bina için alınmış karot bedeli ile bir kısım bürokratik işlemler nedeni ile yapılan mesai için harcanan emek ve harcamaların istenebileceği, sözleşmeye güvenerek yapılmış olan zararın tazminin gerekeceği, alınan ........................ tarihli rapordaki hesaplamaya göre davacının 13.500,00 TL talep edebileceği-
Davacının götürü fiyat kalemlerinden biri olmayan "vagonda yükleme" bedelinin ödenmesinin talep ettiği, taraflar arasında imzalanan sözleşmeler ve sözleşmelerin eki balast teknik şartnamesi incelemesi ile ................ tarihli üçlü bilirkişi heyetince hazırlanan rapor doğrultusunda "vagonda teslim" şeklinin taraflar arasında imzalanmış olan sözleşme ve sözleşme eki olan balast teknik şartnamesinde belirtilen dört teslim şeklinden birine uygun olduğu, sözleşme ve sözleşme eki şartname gereği davacı yüklenici firmanın zaten yapması gerekli olan teslim şekillerinden birini ihtiva eden vagonda teslimden dolayı ilave bir ücret talep edemeyeceği-
Yerel mahkemenin ilamıyla arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine karar verilmesine rağmen dava dışı yüklenicinin inşaatın yapımına devam ettiği, fesihten sonra da arsa maliki davacı tarafından dava dışı yükleniciye bağımsız bölüm devrinin yapıldığı, feshin muvazaalı olduğu iddiası araştırılarak, davacı arsa maliki ile dava dışı yüklenici arasında kesinleşen fesih kararına rağmen sözleşme ilişkisinin ve işin yapımının fiilen devam edip etmediği, inşaatın dava dışı yüklenici şirket tarafından tamamlanıp tamamlanmadığı hususları incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Her iki yana da bir kusur atfedilemeyeceğinden davacının yapmış olduğu masrafları isteyebileceğinin kabul edilmesi gerekeceği, yüklenici kâr kaybı ve müspet zararını talep edemez ise de sözleşme nedeniyle yaptığı noter masrafı, karar pulu, all risk sigorta masrafı, Kamu İhale Kurumu payı ve teminat mektubu komisyon bedelleri, sözleşme gereği davalı idareye bildirilen teknik personelin masrafları vs. gibi giderlerini menfi zarar kapsamında davalıdan isteyebileceğinden bunların miktarıyla ilgili bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken davanın tümden reddinin doğru olmadığı-
Tarafların sözleşmenin feshinde, davacı yüklenicinin, fesihten önce davalıya süre vererek yazılı olarak uyarıda bulunmadığı gibi işin gecikmesinin davalı dışında davacının yaptığı veya yaptırdığı diğer işlerin zamanında yapılmamasından kaynaklandığı, işin uzamasında davalının kusurunun bulunmadığı anlaşılmakla davacının fesihte kusurlu, davalının ise sözleşme gereğince iş bedeli kendisine ödenmesine rağmen işi tamamlamadan iş yerini terk ederek işi eksik ve ayıplı olarak yapması nedeniyle kusurlu olduğu anlaşıldığından tarafların sözleşmenin feshinde ortak kusurlu olduklarının kabulü gerektiği, yüklenicinin sözleşmenin feshi nedeniyle menfi zarar talebinde bulunabilmesi için fesihte tamamen kusursuz olması gerektiği bu nedenle müspet zarar kapsamında kâr kaybı istenmesinin mümkün olmadığı, sözleşme götürü bedelli olduğundan taşeronun bu sözleşmeyi kısmen ifa etmesi halinde hak ettiği iş bedelinin saptanması ya da iş sahibinin fazla ödemesi olup olmadığının belirlenmesi için, gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar da dikkate alınarak tüm işe oranının tespiti, bulunacak bu oranın toplam iş bedeline uygulanarak hak edilen bedelin saptanması ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanması gerektiği, buna göre hakediş bedelinin fazla ödenmesi nedeniyle davacının taleple bağlı kalınarak 15.000 TL'ye yönelik alacak talebinin yerinde olduğu, diğer alacak kalemleri yönünden ise sözleşmenin feshinde tarafların ortak kusurlu olması nedeniyle mahrum kalınan kar ve menfi zarar talebinin reddine karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece hükme esas alınan ek raporda "Taraflar arasında üç adet sözleşme yapılarak 17.12.2011 tarihli iki adet sözleşme ve 27.07.2012 tarihli sözleşmede Afyonkarahisar A. Kahveci Bulvarı 1073 ada 10 nolu parsel ve 1126 ada 1 parsel üzerine yapılacak olan blokla ilgilidir" şeklinde değerlendirme yapılarak dava konusu dışındaki 17.12.2011 tarihli C-D Blokların ince işçiliklerine ait sözleşmenin de inceleme konusu yapıldığı ve ödemeler konusunda da taraf itirazlarını giderir şekilde Yargıtay denetimine elverişli olmayan şekilde hazırlanan raporun esas alındığı anlaşılmakla bozma ilamına uygun ve Yargıtay denetimine elverişli olmayan rapora göre hüküm kurulmasının hatalı olduğu- Mahkemece yapılacak işin; hükme esas alınan bilirkişi kurulundan yeniden ek rapor alınarak uyuşmazlığı nakit karşılığı eser sözleşmesi kapsamında çözmek ve dava konusu olan 17.12.2011 tarihli, 1073 Ada 10 parsel üzerinde yaptırılacak A blok ve 1126 ada 1 parsel no.lu arsada yapılacak olan bloğun kaba inşaat işleri ve 27.02.2012 tarihli, 1126 ada 1 parselde yaptırılacak blok, 1073 ada 10 parsel üzerinde yaptırılacak A blok inşaatının İnce isçilikleri, B, C, D, E bloklarının kalan ince isçilikleri ve çevre düzenlemesinin yapılması işlerine ait iki adet sözleşme kapsamında davalı yüklenicinin yaptığı işlerin ve bedelinin tespiti ile bu sözleşmelere istinaden yapılan ödemelerin Yargıtay denetimine elverişli şekilde tespit edilerek yüklenicinin sözleşmeler kapsamında bedel olarak daireleri hak edip etmediği tespit edilip sonucuna uygun karar verilmesinden ibaret olduğu-