Mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılığın bulunmadığı, taraflar arasındaki sözleşme kapsamındaki işlerin bedeli Euro olarak belirtilmiş ise de, davacı tarafça TBK'nın 99.maddesi gereğince seçimlik hakkını TL olarak kullanıldığı, taraflar arasındaki sözleşmede düzenlenen akdi faizin döviz cinsinden ödenecek alacaklara ilişkin olduğu gerekçesiyle, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekeceği-
Daha önce Dairemizce denetimden geçmiş benzer nitelikteki dosyalarda, ...................... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ............ sayılı ilamıyla arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine karar verilmesine rağmen dava dışı yüklenicinin inşaatın yapımına devam ettiği, fesihten sonra da arsa maliki davacı tarafından dava dışı yükleniciye bağımsız bölüm devrinin yapıldığı, feshin muvazaalı olduğu iddia edildiğinden, anılan iddialar araştırılarak davacı arsa maliki ile dava dışı yüklenici arasında kesinleşen fesih kararına rağmen sözleşme ilişkisinin ve işin yapımının fiilen devam edip etmediği, inşaatın dava dışı yüklenici ................. tarafından tamamlanıp tamamlanmadığı hususları incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davacı her ne kadar davalı ile dava dışı şirket arasındaki taşeronluk sözleşmesinin tarafı değil ise de, davalı şirketin; davacı ile dava konusu sözleşmeyi imzalayan dava dışı şirket arasında organik bağ bulunduğu iddiasına rağmen mahkemece bu iddianın araştırılmadığı, o halde mahkemece bu iki şirket arasında para akışının bulunup bulunmadığı, şirket ortaklarının aynı kişilerden oluşup oluşmadığı, her iki şirketin merkezinin bulunduğu binanın kime ait olduğu, iki şirketin aynı iş kolunda olup olmadığı, işbu şirketlerin ticaret sicil kayıtları incelenip, davacı yönünden perdenin aralanması koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında değerlendirme yapılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Tarafların düzenlemiş oldukları ............... tarihli ön sözleme gereğince ilerde düzenlenecek kat karşılığı inşaat sözleşmesi bakımından bir kısım hazırlık işlemlerinin yapılması yönünde anlaştıkları, tarafların asıl iradelerin kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlemeye yönelik olduğu, ancak asıl sözleşmenin resmi şekil şartına bağlı olmasına karşın ön sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığı, bu nedenle geçersiz olduğu, tarafların tacir nitelikleri gereğince şekil şartına uyma ve kanunun aradığı geçerlilik unsuruna bağlı kalmaları gerektiği, geçersiz sözleşmeden kaynaklanan cezai şartın talep edilemeyeceği, davacının ön sözleşmeye güvenerek yapmış olduğu bir kısım giderleri ise talep edebileceği, dava dilekçesi ekinde sunulan bir kısım faturalara göre sinevizyon gösterimi, dört bina için alınmış karot bedeli ile bir kısım bürokratik işlemler nedeni ile yapılan mesai için harcanan emek ve harcamaların istenebileceği, sözleşmeye güvenerek yapılmış olan zararın tazminin gerekeceği, alınan ........................ tarihli rapordaki hesaplamaya göre davacının 13.500,00 TL talep edebileceği-
Yerel mahkemenin ilamıyla arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine karar verilmesine rağmen dava dışı yüklenicinin inşaatın yapımına devam ettiği, fesihten sonra da arsa maliki davacı tarafından dava dışı yükleniciye bağımsız bölüm devrinin yapıldığı, feshin muvazaalı olduğu iddiası araştırılarak, davacı arsa maliki ile dava dışı yüklenici arasında kesinleşen fesih kararına rağmen sözleşme ilişkisinin ve işin yapımının fiilen devam edip etmediği, inşaatın dava dışı yüklenici şirket tarafından tamamlanıp tamamlanmadığı hususları incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Yüklenici tarafından 3 aylık süresi içinde yapı ruhsatı için başvurulduğu ve ruhsattan itibaren 18 ay içinde inşaat yapıldığından inşaat tesliminde gecikmeden bahsedilemez ise de keşif ve bilirkişi marifetiyle alınan raporlarda, dükkanın zemin tabanına fleks döşemesi nedeniyle 7.540,00 TL, yangın merdiveni için 1.500.00 TL, kartonpiyer bağlantılardaki hatalar nedeniyle 2.750,00 TL eksik işler bulunduğunun belirlendiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 7. maddesinde, dükkan zeminlerinin ligh fleks döşenmesi şartı konulduğu, yangın merdiven ve kapısının yangın mevzuatı gereği yapılmasının zorunlu bulunduğundan sözleşmede bulunmasa da davacı yüklenici tarafından yapılması gerektiği, bilirkişi raporunda belirlendiği şekilde kartonpiyer bağlantılardaki hatalardan kaynaklanan tamir tadilat bedeli yüklenicinin borçlarından olduğu, davacı tarafından depo edilen eksik işler bedeli karşılığında tescil şartlarının oluştuğu, davacı vekilinin, davalının çektiği ihtarnamede eksik işler olmadığı yönünde ikrarı olduğunu istinaf konusu etmiş ise de ihtarname içeriğinde açıkça bir ibra olmadığı gibi, ibraname şartı yerine getirilmediğinden geçerliliğinden de bahsedilemeyeceği, eksik işler yerine gelmeden arsa sahibinin davaya karşı koymakta haklı olduğu ve dava açılmasına yüklenici sebep olduğundan yargılama masraflarından davacı sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerektiğinden mahkemenin bu gerekçeye uygun kararın yasaya uygun ise de dava kabul ile sonuçlanması nedeniyle davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmesi isabetsiz bulunduğundan kararın bu yönü ile düzeltilmesi gerektiğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekeceği-
Davacının götürü fiyat kalemlerinden biri olmayan "vagonda yükleme" bedelinin ödenmesinin talep ettiği, taraflar arasında imzalanan sözleşmeler ve sözleşmelerin eki balast teknik şartnamesi incelemesi ile ................ tarihli üçlü bilirkişi heyetince hazırlanan rapor doğrultusunda "vagonda teslim" şeklinin taraflar arasında imzalanmış olan sözleşme ve sözleşme eki olan balast teknik şartnamesinde belirtilen dört teslim şeklinden birine uygun olduğu, sözleşme ve sözleşme eki şartname gereği davacı yüklenici firmanın zaten yapması gerekli olan teslim şekillerinden birini ihtiva eden vagonda teslimden dolayı ilave bir ücret talep edemeyeceği-
Her iki yana da bir kusur atfedilemeyeceğinden davacının yapmış olduğu masrafları isteyebileceğinin kabul edilmesi gerekeceği, yüklenici kâr kaybı ve müspet zararını talep edemez ise de sözleşme nedeniyle yaptığı noter masrafı, karar pulu, all risk sigorta masrafı, Kamu İhale Kurumu payı ve teminat mektubu komisyon bedelleri, sözleşme gereği davalı idareye bildirilen teknik personelin masrafları vs. gibi giderlerini menfi zarar kapsamında davalıdan isteyebileceğinden bunların miktarıyla ilgili bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken davanın tümden reddinin doğru olmadığı-
Dava tarihine kadar imar plan tadilatı değişikliği sonuçlanmamış olduğu, işinin ehli olup, basiretli tacir gibi hareket ederek sözleşme tarihinde arsa üzerinde bulunması muhtemel, fiili ve hukukî engelleri bilmek zorunda olan yüklenici şirket tarafından inşaat ruhsatının hâlen alınmamış ve hiçbir şekilde inşaata başlanmamış olduğu, bu suretle mülga BK’nın 356. maddesindeki (TBK m. 471) düzenlemeye aykırı olarak yüklenici davalının üzerine düşen özen borcunun gereğini yerine getirmemiş olduğu, geçici de olsa imkânsızlığın kalkmasına kadar arsa sahipleri bakımından makul bekleme süresinin geçtiği ve taraflar arasındaki güven ilişkisinin de zedelendiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Davacı ile davalı arsa sahibi arasında düzenlenen sözleşmenin 3. maddesinde, “Sözleşme yapıldıktan sonra haksız olarak sözleşmeden vazgeçen taraf diğer tarafa bir normal kattaki bir dairenin emsal satış bedeli tutarındaki cezayı şart ödemeyi kabul etmiştir” düzenlemesine yer verildiği, mahkemece hükmüne uyulan ve Yargıtay 15. (Kapatılan) Hukuk Dairesinin 26.06.2019 tarih, 2018/4843 Esas, 2019/2993 Karar sayılı bozma ilamında ise, “mahkeme kararının gerekçesinde, davacı yüklenicinin arsanın boş olarak teslim edilmemesi, etüt projelerinin gerekçesiz olarak reddedilmiş olması ve dava konusu binayı teslim etmeye yanaşmamış olması sebepleriyle akdin ifasının imkânsız hale geldiği iddialarının yerinde görülmediği, davacı tarafça mahkemenin bu gerekçesine karşı temyiz isteminde bulunulmadığı, bu durumda mahkemece, davacının akdin kendisinin kusuru olmaksızın ifasının imkânsız hale geldiği iddiası kanıtlanamadığı” denilmiş olup, davacı yüklenicinin de sözleşmenin ifa edilememesinde kusurlu olduğu hususunun kesinleştiği, bu değerlendirmeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde, davacı yüklenici sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmeyerek kusurlu olduğundan, birleşen dava kapsamında zarar ve cezai şart talebinde bulunamayacağı, her ne kadar ödediği bedelin iadesini talep etme hakkı var ise de, sözü edilen talebini birleşen dava kapsamında harçlandırmadığından talep edemeyeceği gözetilerek mahkemece birleşen davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-