Bölge Adliye Mahkemesince teslim tarihinden önce yapı kullanma izni alındığından bahisle teslimin gerçekleştiği ve gecikme cezası talep edilmeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de, alınan bilirkişi raporunda eksik ve hatalı imalatın oturuma engel olduğu ve inşaatın yaşanılabilir bir seviyede olmadığı tespit edildiğinden, ayrıca eksikliklerin davalının iddia ettiği gibi kullanılmamaya veya bakımsızlığa bağlı olmadığı belirtildiğinden, salt yapı kullanma izni alınmış olmasının yasal bir teslim olarak kabulünün mümkün olmadığı, davalının teslime dair bir ihtarı olmadığı, yükleniciye kiraya verilen 2 villa yönünden kira geliri elde eden davacının gecikme cezası talep edemeyeceği de dikkate alınarak, teslim tarihinden dava tarihine kadar geçen süre için hesaplanacak gecikme cezası bakımından davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece bozma ilamına uyularak bilirkişi raporları alınmışsa da bilirkişi kök raporunda ve ek raporunda davacının sunduğu faturalardaki çalışmaların ve nakliyelerin gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesinin mümkün olmadığının belirtilmesine rağmen ve taraflarca işyerinde herhangi bir çalışma yapılmamış olduğunun belirlendiği 11.07.2018 tutanak tarihinden sonraki tarihli faturalara itibar edilerek kanıtlanmamış kısım üzerinden davanın tam kabulünün hatalı olduğu, bu durumda Mahkemece yapılacak işin, davacının menfi zarar kapsamına giren zararı bilirkişi raporu ile belirlenen işyerine getirildiği anlaşılan ekskavatör ve kamp treylerinin nakli bedeli toplamı olan 4.400,00TL üzerinden davanın kabulüne karar vermek olması gerekeceği-
Mahkemenin gerekçesinde davaya konu Tekirdağ ili Kapaklı ilçesi, Kapaklı Mahallesi 1783 Ada 2 parsel ile ilgili davacıların talebini kabul ettiği ve taşınmazın tapu kaydının tümden iptaline ve davacılar adına hisseli olarak tesciline karar verilmesi kanaati oluştuğu, ancak hükmün "Dava konusu Tekirdağ ili, Kapaklı ilçesi Kapaklı mahallesi 1783 Ada 2 Parsel sayılı taşınmazda davalı O. Gök'e ilişkin tapu kaydının iptali ile, 1/24 hissenin davacı G. Emre'nin adına, 1/8 hissenin davacı A. Türe'nin adına, 1/6 hissenin davacı R. Karaçeklik adına, 1/6 hissenin davacı A. Türe'nin mirasçıları S. Türe ve F. Türe'nin miras payları oranında tapuya kayıt ve tesciline" şeklinde kurulduğu, burada belirtilen davacıların hisseleri toplandığında tapunun 1/2 payının iptal edildiği sonucuna ulaşıldığı, tüm tapu hakkında hüküm kurulmadığı, 1/2 hissenin boşta kaldığı, hükmün bu şekilde infazının mümkün olmadığı, bu haliyle HMK.nın 297.maddesine aykırılık oluştuğu, bunun da kamu düzeni ile ilgili olduğu anlaşıldığından, Dairemizin 17.10.2023 tarih ve 2023/2273 Esas, 2023/3332 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, mahkeme kararının re'sen inceleme ile bozulmasına karar vermek gerekeceği-
Eser sözleşmesi uyarınca bakiye iş bedelinin tazmini istemi-
Tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanarak açılan bir cebri tescil davası kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber kat mülkiyetine tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak, alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen, satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde, olayın özelliğine göre hakimin Medeni Kanunun 2. maddesini gözeterek açılan tescil davasını kabul edebileceği dikkate alındığında dava konusu bağımsız bölüm teslim edilmediğinden ve tüm bedel ödenmediğinden tapu iptal tescile hükmedilemeyeceği, sözleşme geçersiz olduğundan tarafların sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak, birbirlerine verdiklerini talep edebileceği, ödemelerin davalı ..................Ltd. Şti.'ye yapıldığı bu nedenle diğer davalılar hakkında verilen ret kararında bir hata olmadığı- Mahkemece yapılacak işin; gerekirse bilirkişi raporu da alınıp davacının talebi de dikkate alınarak ve talep de aşılmamak üzere davacının sunduğu tüm ödeme belgelerinin değerlendirilip ödeme USD olarak gerçekleşmiş ise ödendiği ispat olunan USD'nin dava tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca Amerikan Doları para biriminin 1 yıl vadeli mevduat hesabına kamu bankalarınca uygulanacak en yüksek faizi ile, ödendiği ispat edilen TL'nin ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ............ Tic. Ltd. Şti.'den tahsiline karar verilmesinden ibaret olduğu-
Davaya konu sanayi bölgesi çevre duvarındaki yıkılmanın yapım ve malzemedeki bir eksiklikten mi kaynaklandığı, yoksa dava dışı firmaların duvara bitişik alanda inşaat faaliyetlerinden mi kaynaklandığının açıkça tespit edilmesi, bilirkişilerce delil tespiti raporu ve diğer görüşlerin değerlendirilerek çelişkinin giderilmesi, ayrıca duvardaki yıkılmanın yapım ve malzemeden kaynaklanmadığı tespit edilse dahi, sözleşme ve eki şartnameye göre yapımı kararlaştırılan barbakan delikleri veya başkaca bir eksikliğin bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise ayıplı ifa kapsamında iş bedelinde tenzilat gerekip gerekmeyeceği ve miktarı hususlarında yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulundan rapor alınarak sonucuna uygun karar verilmesi gerektiği-
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan işbu davanın, işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren üç aylık yasal süre içinde yenilenmediği gerekçesi ile, davanın H.M.K.'nun 150. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Dosya kapsamında bulunan 21.10.2021 tarihli bilirkişi ek raporunda; iş sahibi idare TOKİ ile davalı yüklenici arasındaki 05.07.2013 tarihli ve 7 numaralı hakedişteki pursantaj yüzdesi oranları ile davalının 26.05.2021 tarihli dilekçesinin eki olan 01.07.2013 tarihli hak ediş raporundaki metrajlar (her ne kadar davacı tarafından imzalanmamış olsa da davalı tarafından iş bu hak ediş raporu mahkemeye sunularak bu metrajların davalı tarafından benimsendiği kabul edilmiştir.) ve davalı ile davacı arasındaki imzalı son hak edişteki birim fiyatlar kullanılarak belirlenen hizmet binası için 193.737,65 TL ve 36 adet konut için 234.373,82 TL, toplamda 428.111,47 TL’nin iş bedeli olarak kabul edilmesi gerekirse de; davacı vekili dava dilekçesinde yapılan iş bedelini 346.671,00 TL olarak belirttiğinden taleple bağlı kalınarak iş bedelinin 346.671,00 TL kabul edilip ve belirlenen bu iş bedelinden davalı yüklenici tarafından yasal delillerle ispatlanan ödemeler düşülerek sonuca gidilmesi gerekeceği, o halde mahkemece yapılması gereken iş; iş bedeli 346.671,00 TL olarak kabul edilip, iş bedelinden davalı yüklenici tarafından yasal delillerle ispatlanan ödemeleri mahsup etmek ve yine davacının talebi ile bağlı kalınarak bakiyesine göre itirazın iptâli talebi konusunda hüküm kurmaktan ibaret olup, ispat yükü davacıda kabul edilip yargılama yapılarak davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Mahkemece yapılacak işin; öncelikle, kat karşılığı inşaat sözleşmesini imzalayan diğer arsa sahipleri ............. ve .................. ile yükleniciden temlik alan taşeron ................. hakkında ayrı davalar açılıp eldeki davayla birleştirmek suretiyle davaya katılımları sağlanması, akabinde mahallinde keşif yapılarak bilirkişiden ek rapor alınmak suretiyle inşaatın sözleşmeye göre fiziki oranın tespiti ile, bina tamamlanmış ve imar mevzuatına uygun ise yüklenici ve arsa sahipleri arasında düzenlenen sözleşmede, binanın yüklenici tarafından anahtar teslimi tamamlanacağı kararlaştırıldığından, inşaatın yüklenici tarafından tamamlanıp tamamlanmadığının, yüklenici tarafından inşaat terk edilmiş ise sonradan tamamlandığı iddia edilen işlerin kim tarafından tamamlattırıldığının kat karşılığı inşaat sözleşmesinin konusu inşaatın getirildiği genel fiziki seviyenin belirlenmesi, yüklenicinin edimini yerine getirip getirmediği belirlendikten sonra davacının tapu iptali ve tescil isteğinin değerlendirilmesi, yapılacak değerlendirmeye göre yüklenici arsa sahibine karşı yükümlülüğünü yerine getirmiş ise de bu kez taşınmaz bedeli bakımından, ................ tarihli taşeronluk sözleşmesi gereği dava dışı ..................’ün yükleniciye karşı edimini yerine getirip getirmediğinin incelenmesi (dava dışı taşeron ............ ile yüklenici arasındaki sözleşme feshedilmediğinden işi kimin yaptığına dair karinenin taşeron lehine olduğunun kabulü ile) ve davacının talebinin temliken tescil hükümlerine göre değerlendirilmesi olduğu-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tapuya tescil edilmediği, davalı ............’ın dava konusu daireyi, davacıya ait olduğunu bilerek, davacının zararına hareket ederek ve muvazaalı şekilde satın aldığının iddia ve ispat olunamadığı, Kanun'un iyi niyete sonuç bağladığı durumlarda asıl olanın iyiniyetin varlığı olduğu, davalı ............’ın Türk Medeni Kanunu'nun 1024. maddesi anlamında kötü niyetli üçüncü kişi olduğunun kanıtlanmış olmadığı, davacı arsa sahibi tarafından sözleşmenin feshinin talep edilmemesi, edilse dahi yüklenici tarafından edimi yerine getirilmiş olduğundan sözleşmenin geriye etkili feshinin de mümkün olmaması nedeniyle dava konusu bağımsız bölüme ait tapu kaydının ancak muvazaanın isbat edilmesi halinde mümkün olabileceğinden, davalı ............... hakkında açılan davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
