Kira alacağının tahsili için girişilen takibe vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi isteminde, davalı kiracı takibe itirazında 12.000 Euro luk borca karşı çıkmayarak kalan borç üzerinden itirazını ileri sürmüş, 09.04.2011 tarihli 6.000 Euro ve 10.04.2011 tarihli 1.000 Euro bedelli tediye makbuzları sunmuş olup, mahkemece bu ödemeler dikkate alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Ticari senetlerin ciro kabiliyeti olduğundan kiracının verdiği senedin kimin elinde olduğunu bilmesi gerekecek olup, bu durumda kira parasının tahsili bakımından öncelikle ticari senetlerin tahsiline ilişkin yollara müracaat edilmesi ya da mahkemeye ibrazı gerekeceği-
Kiracı, kiralananı kendisinin ileri sürdüğü tarihte tahliye ettiğini ispatlayamazsa, kiraya verenin bildirdiği tahliye tarihine kadar olan kira bedelinden sorumlu olduğunun kabulü gerekeceği-
İcra takibine itiraz edildiğine göre, itirazın kaldırılması istenilmeden doğrudan doğruya tahliye isteminde bulunulamayacağı-
Davalının kira parasının sözleşme gereğince senetten düşülmek üzere ödendiğine ilişkin bir iddiasının bulunmadığı, kaldı ki sırf borca karşılık senet verilmiş olmasının ödeme yerine geçmeyeceği, bu nedenle davanın açılmasında bir usulsüzlük bulunmadığından işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar vermek gerekeceği-
İtirazın kaldırılması ve % 40 (şimdi %20) icra inkar tazminatı isteminde, aylık 13,500 DM'dan 2011 yılının Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, K., Aralık ayları kira bedeli olarak toplam 153.431,00.- TL kira alacağı yönünden takip başlat olup, takip tarihinden önce ödendiği anlaşılan 2011 Eylül ayına ilişkin ödemenin mahsubu yapılarak itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın kaldırılması isteminde, İcra İflas Kanununun 269/c-2. maddesi gereğince tahsilat makbuzları değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi isteminde, taraflar arasındaki sözleşme bir yıllık sürelerle yenilenmiş olup, geçerliliğini sürdürmekte olduğundan, kira sözleşmesindeki kira artış oranı belirlenebilir ve hesap edilebilir şekilde belirtilmiş bulunduğundan, mahkemece uyuşmazlığın sözleşme hükümlerine göre çözümlenmesi gerek
Davacı tam malik olmadığı gibi kiralananın tümünün kiralayanı da olmadığından ve kiralananın kısmen tahliyesi mümkün bulunmadığından, davacının tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-
