Mahkemece, 22/10/2002 tarihli belge celp ve tetkik edilerek, belgedeki ifadeler mahkemece değerlendirilmek suretiyle ecrimisil gerekip gerekmediği, bu belge çerçevesinde de tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece, davalının kullandığı dairenin yözölçümü itibariyle arsadaki hissesi oranında ecrimisile konu olduğu kabul edilerek arsadaki hissesi oranında ecrimisile hükmedilmesi bu esnada aynı taşınmazda işgalci olan dava dışı kişiler hakkında görülüp kesinleşmiş ecrimisil istemli davalarında gözönünde bulundurulması gerekeceği-
Yerleşmiş Yargıtay uygulamalarına göre kira esasına göre ecrimisil belirlenirken, taşınmazın niteliğine göre emsal kira sözleşmelerini savunması için taraflara süre verilerek ve mahkemece varsa ilgili yerlerden emsal sözleşmeler celbedilip, keşif mahallinde de bilirkişilerce re'sen emsal araştırılıp, rayiç belirlenerek böylece somut veriler toplanması, bundan sonra ecrimisil istenen ilk yıl kira bedeli belirlenerek, bu bedele ÜFE'nin yansıtılması suretiyle sonraki dönemlerle toplam ecrimisil bedelinin belirlenmesi gerekeceği-
Paydaşlardan herbirinin, diğerlerinin hakları ile bağdaştığı ölçüde paylı maldan yararlanıp, onu kullanabileceği; kötüniyetli zilyedin, taşınmazın haksız olarak alıkonulmasından kaynaklanan tüm zararlardan sorumlu olacağı-
Taşınmazın üzerinde yapılaşma olmadığına göre mevcut hali ile yani arsa olarak kiraya verilmesi halinde belirlenecek ecrimisil rakamının esas alınması gerekirken, daha fazla kira getiren ve üzerinde yapı bulunan çay bahçesinin emsal alınmasının doğru olmayacağı-
Ecrimisil bedelinin hesaplanmasında, işgal edilen ilk yıl için rayice göre kira geliri belirlendikten sonra, takip eden sonraki yıllarda ÜFE artış oranlarının yansıtılarak artırılması gerekeceği-
Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkin olup, sözleşmede (yapıdan kaynaklanan) varsa davalı tarafın alacağının kişisel hak oluşturacağı ve aynı hak karşısında kişisel hakka değer verilemeyeceği, anılan kişisel hakkın ayrı bir davaya konu teşkil edeceği gözetildiğinde, davalının fuzuli şagil olarak kabulü zorunlu olduğu-
Davalı tarafından dava konusu 7 nolu bağımsız bölümün murisin ölümü üzerine bizzat kullanılması üzerine, dava dilekçesinde sair delillere dayanıldığı gözetilerek davacıya yemin hakkı hatırlatılması gerekeceği-
Mahkemece; davalının taşınmazı kendi adına kullanmaya başladığı 26.11.2007 tarihi ile dava tarihi olan 08.04.2010 arasındaki dönem için, yeniden konusunda uzman bilirkişi heyeti oluşturmak sureti ile keşif yapılarak ,somut emsaller de incelenerek (resen emsal araştırması yapmak ya da taraflardan emsal göstermeleri istenmek suretiyle) davacının hissesi oranında ecrimisil hesabı yapan bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonucuna göre hüküm kurulması gerekeceği-