Muris muvazaasına ilişkin uyuşmazlıklarda, ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile mirasbırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk olduğu- Dinlenen davacı tanıkları kalan 8/216 payın mal kaçırma amaçlı temlik edildiğine ilişkin beyanda bulunmadığı; bu davanın kabulü halinde mirasçı sıfatıyla hak sahibi olacak kardeş; bir daire karşılığı payın davacı ve kendisi tarafından gönderilen paralarla satın alındığını belirttiği; bu durumda, esasen davalının 8/216 pay yönünden kabulü olmasaydı, muvazaa iddiası davacı tarafından kanıtlanamadığından 16/216 payın tamamının gerçek satış olduğu sonucuna varılacağı; hâl böyle olunca, diğer 8/216 pay temlikinin gerçek satış olduğu gözetilerek bu pay yönünden davanın reddine karar verilmesinin gerektiği-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, tazminat, olmadığı takrirde tenkis isteklerine ilişkin davada, dava konusu taşınmazların imar uygulamasına dayanak tüm kayıtlarının getirtilmesi, davalının kadastro parselindeki payının ne oranda imar uygulamasına yansıtıldığı hususunda uzman bilirkişiden rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planının olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulması, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılması, harici veya fiili taksim yoksa uyuşmazlığın, TMK'nin müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği-
Tüm paydaşları bağlayan fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığının açıklığa kavuşturulması, oluştu ise 3 nolu dairenin kime özgülendiğinin belirlenmesi, davacının kullanımına bırakıldığı belirlenirse davanın kabul edilmesi, aksi halde paylı mülkiyet hükümleri gözetilerek davacının taşınmazda kullandığı ya da kullanabileceği bir bölüm olup olmadığının saptanması; kullandığı ya da kullanabileceği bölüm varsa davanın reddedilmesi, aksi halde pay oranında davanın kabul edilmesi, ecrimisil isteğinin reddine ilişkin kararın davacı tarafından temyize getirilmemesi nedeni ile kazanılmış hakkın gözetilmesi gerektiği-
3. HD. 22.02.2016 T. E: 1398, K: 2304-
Paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine-
Paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planın olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılmalı, harici veya fiili taksim yoksa uyuşmazlığın, TMK'nin müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği-
Tapu iptal tescil isteğine-
Uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaanın, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türü olduğu, söz konusu muvazaa da miras bırakanın gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istediği, ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devrettiği-mirasbırakanın taşınmazdaki payını kendisi gibi paydaş olan kardeşine satış suretiyle temlik ettiği, satışın gerçek olduğuna yönelik davalı savunmasının dinlenen davalı tanıklarının beyanları ile de doğrulandığı, hatta bir kısım davacı tanıkları dahi savunma doğrultusunda satışın gerçek olduğunu ifade ettikleri gözetildiğinde, çekişme konusu taşınmazdaki pay temlikinin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu iddiasının kanıtlanamadığı sonucuna varılması gerektiği-
Tapu iptali ve tescil, birleştirilen bedel isteğine-