Takibe itiraz eden «asıl borçlu»nun itirazının kaldırılması istenmedikçe, «kefil» ve «teminat ipoteği veren» üçüncü kişilerin «itirazlarının kaldırılması» istenemeyeceği—
«Cezaevi harcından sorumlu olmadığını», borçlunun icra dairesine süresiz olarak itiraz edebileceği—
Bayilik mukavelesine dayanılarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip yapılamayacağı (mukaveleden doğan alacağın tahsili gerekip gerekmediği yargılamayı gerektireceğinden, alacaklının önce dava açıp, mahkemeden alacağını belirtir ilam aldıktan sonra, takipte bulunabileceği)—
Temerrüt faizine yeniden temerrüt faizi istenemeyeceği—
İtirazın kaldırılması kararında -özellikle, takibin kısmen devamı isteniyorsa- itirazın kaldırılmasının konusunu teşkil eden meblağın açıkça gösterilmesi gerektiği—
İpoteğin cezai şarta ilişkin bölümünün ödenmesinin gerekip gerekmediğinin yargılamayı gerektireceği (mahkemede dava açıp, ilam alınmadıkça, bu alacağın ipotekli takip konusu yapılamayacağı)—
Satılan yem bedelinin teminatı olarak kurulan ipoteğe dayalı takipte, borca itiraz üzerine doğan uyuşmazlığın icra mahkemesinde çözümlenemeyeceği (alacaklının mahkemede dava açıp alacağını belirtir ilam aldıktan sonra, ipotekli takip yapabileceği)—
Süresiz olarak kurulan ipoteklerin, alacaklının ihtarından sonra (BK. 312; şimdi; TBK. mad. 392) -borç ödenmezse- ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe konu olabileceği—
İtirazın kaldırılması isteminin kısmen reddi halinde, vekille temsil edilen borçlu yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği—
Sözleşme pulu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız yapı-lamayacağı—