Bankaların -kredi sözleşmelerinde yer alan özel hükümler nedeniyle- kredi faiz oranlarını günün koşullarını dikkate alarak tek taraflı olarak belirleme (değiştirme) yetkisine sahip olmalarının BK’nun 19 ve 20. (şimdi; TBK.'nun 26 ve 27.) maddelerine aykırılık teşkil etmediği ancak bir «güven kurumu» olduklarından, bu yetkilerini MK’nun 2. maddesi çerçevesinde «dürüstlük kuralları»na göre kullanmaları gerekeceği–
Tebligat Tüzüğünün 28. maddesine göre tebliğ memurunca borçlunun yeni adresi araştırılmadan, sadece eski adresine Teb. K. 35. mad. göre yapılan satış ilânı tebligatı geçerli olur mu?—
Şufalı payın ilişkin bulunduğu taşınmazın paydaşlar arasında rızai olarak taksim edildiği ve uzun zamandan beri taksim biçimine uygun şekilde kullanıldığı; bu durumda kullanma şekline ses çıkarmayan, belli ve muayyen bir yeri kullanan tarafın, davalıya satışı yapılan yine belli ve muayyen bir pay için şufa hakkını kullanması MK. 2. maddesinde sözü geçen iyiniyet kuralı ile bağdaşmayacağından şufa davasının reddinin gerekeceği-
Vekil ile sözleşme yapan kişi Medeni Kanununun 3. maddesi anlamında iyi niyetli ise yani vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmiyor veya kendisinden beklenen özeni göstermesine rağmen bilmesine olanak yoksa, vekil ile yaptığı sözleşmenin geçerli olacağı ve vekil edeni bağlayacağı, vekil vekalet görevini kötüye kullansa dahi bu hususun vekil ile vekalet eden arasında bir iç sorun olarak kalacağı, vekil ile sözleşme yapan kişinin kazandığı haklara etkili olamayacağı-
Davalının, boşanma davası sonucu ayrı yaşamak zorunda kalmamış, kendine yeni bir düzen kurduğu için ayrı kalmış olması durumunda, kocayı tedbir nafakası ile sorumlu tutmanın hakkaniyet kuralları ve iyiniyet davranışlarıyla bağdaşmayacağı–
Tüm koşullarıyla oluşmuş sosyal güvenlik destek primli statünün yıllar sonra geçersiz sayılmasının, sosyal sigortalar hukuk sistemiyle bağdaşmadığı gibi Medeni Kanunun 2. maddesinde ifadesini bulan iyiniyet kurallarına da ters düşeceği–
Vakıflar Bölge Müdürlüğünden işyeri olarak kullanmak üzere kiralanan taşınmazın, daha sonra «alanın şartnamede öngörülen miktardan daha az olduğu» iddia edilerek, kira bedelinin indirilmesinin istenmesinin MK.2 hükmüne aykırı olacağı–
Tetkik Merciince verilen tahliye kararından sonra kiracısı ile kira borcunun ödenmesi konusunda uzlaşan ve kira bedelini arttıran kirala-yanın –yeni dönem için– daha sonra, önceki tahliye kararının infaz ettirmek istemesinin dürüstlük kuralına aykırı olacağı–
İpotekli takiplerde, satış ilanının, ödeme (icra) emrinin de tebliğ edildiği borçlunun ipotek akit tablosundaki adresine tebliğ edilmesi gerekeceği, bu şekilde yapılan tebligatın MK. 2’ye aykırılığının ileri sürülemeyeceği–