İbraz edilen işyeri ücret bordroları imzasız olup, davacıya belge karşılığı yapılmış ücret ödemesi de davalı işverenler tarafından ispatlanamadığından ödendiği belge ile ispatlanmayan ücret alacağının tamamının kabulünün gerekeceği-
Bozma kararından esinlenerek, bozmadan önce dosyada bulunmayan ve incelenmeyen dava konusu taşınmazın imar durumuna ilişkin Karşıyaka Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü’nün 03.05.2004 tarihli yazısının getirtilerek incelenmiş olması ve karara gerekçe alınmasının direnme kararını değil, yeni bir hükmün varlığını göstereceği-
İhbar tazminatının davacı işçiye ödendiği tarih dosya içeriğinden tespit edilemediğinden ihbar tazminatının davacı işçiye ödendiği tarihin tespitinin gerekeceği-
Temyiz istemi yerel mahkemenin 13.10.2004 günlü direnme kararına yönelik olup söz konusu tarihte, 5219 sayılı Kanun'un temyiz sınırını bir milyar TL. olarak değiştiren hükmü yürürlükte bulunduğuna ve eldeki davanın müddeabbihi bu sınırın altında olduğuna göre, direnme kararı kesin olup, temyizinin mümkün olmadığı-
Taraflar arasında düzenlenen ortaklık sözleşmesinin 8. maddesi ile ortaklık ile davacı arasında hizmet ilişkisi kurulmuş olup davacı işçi, işyerinde fiilen çalışmış ise bu çalışması işverenin gözetim ve denetimi altında yapılmış sayılacağından, taraflar arasında iş akdi ilişkisi kurulmadığı gerekçesiyle gerekli deliller toplanmadan ve yine açıldığı anlaşılan hizmet tespiti davasının sonucu da beklenmeden dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilemeyeceği-
İş kazalarından kaynaklanan tazminat davalarında tazminat hesaplanırken SSK tarafından bağlanan peşin sermaye değerinin indirilmesinin gerekeceği-
İşverenin yaptığı uygulamayı tespit edip, incelemek ve toplu iş sözleşmesi hükmünün uygulanmasında yorum uyuşmazlığı varsa, bunun gerekçesini açıklayarak 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanununun 60. Maddesi uyarınca toplu hak uyuşmazlıklarının mahkeme aracılığıyla çözümlenmesi için öngörülen ve tespit davasının özel bir türü olan yorum davasının mahkemece karara bağlanmasının usul ve yasa gereği olacağı-
Uzun yıllar öncesine dayanan çalışma iddiasının kanıtlanmasındaki güçlük dikkate alındığında, iş yeri olgusunun da araştırılarak, belirtilen dönemde faal olup olmadığının saptanmasında zorunluluk bulunduğu-
Basın çalışanlarıyla ilgili 5953 sayılı Yasanın ek 1. maddesinde öngörülen günlük yüzde beş fazlasıyla ödeme kuralı sebebiyle bu ücretlerin gününde ödenmemesi durumunda kısa zamanda büyük meblağlara ulaşması ve davacı işçi de işyerinde yaklaşık olarak 5 yıl çalıştığı halde anılan işçilik haklarının ödenmediğinden bahisle dava ya da icra takibi yoluyla talepte bulunmayarak günlük yüzde beş fazlaya dair alacağın yüksek olarak belirlenmesinde davacının bu tutumu da etkili olmuştur; ancak mahkemece yapılan %60 oranında indirime rağmen hüküm altına alınan miktar fahiş olup söz konusu ücretlerin uzun süre istenmemiş olması dikkate alınarak mahkemece daha yüksek bir oranda indirim yapılmasının gerekeceği-