Tebligat Kanununun 12. maddesi ve Tebligat Tüzüğü'nün 17. maddesine göre hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine, bunlar birden ziyade ise yalnız birine yapılacağı- Mahkemece davalı şirkete çıkarılan tebligatlar anılan madde hükümlerine uygun olmadığından geçerli olmadığı- 6100 sayılı HMK'nun 27. maddesi uyarınca davanın taraflarının kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olduğu- Mahkemece, yasanın bu açık hükmüne aykırı olarak kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayarak savunma hakkı kısıtlanmış olan davalı tarafa usulünce dava dilekçesi tebliğ edilip, ortaya koyacağı deliller toplanıp, savunmaları da dikkate alınarak bir değerlendirme yapılması gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan davalının yokluğunda yargılama yapılıp hüküm kurulmasının doğru görülmediği-
İİK.’nun 177/(1) maddesi uyarınca iflas kararı verilmesi için, davalı hakkında başlatılan takiplere ilişkin icra dosyalarının getirtilmesi için ve konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınması gerekeceği-
Mahkemece, davalının icra emri tebliğine rağmen borcu ödemediği, tehir-i icra kararı sunulmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalı şirketin iflasına karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklının talebi üzerine İİK.’nun 177. maddesi gereğince borçlunun iflasına karar verilebilmesi için, tarafların duruşmaya çağırılması gerekeceği-
Taraflar arasındaki iflas davası-
Taraflar arasındaki iflas davası-
Davacılar vekilinin, davalı şirketin sermaye artırım taahhüdünü yerine getirip getirmediği,davalı şirketin fiilen faal olmadığı, haczedilecek mallarının olmadığı, demirbaşlarının mevcut olmadığı yönündeki itirazları üzerinde durulmalı ve mahkemece davalı şirketin ödenmemiş sermaye borcu olup olmadığı tespit edilmeli ayrıca davacıların davalı şirket aleyhine yaptığı takipler nedeniyle, ilgili icra dosyalarının kapak hesapları da yaptırılarak, davalı şirket defterlerinde bu miktarların borç kalemleri içinde yer alıp almadığı belirlenmeli ve bilirkişilerden bu yönlere ilişkin açıklayıcı, ayrıntılı, gerekçeli rapor alınarak, varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
Türkiye’de yerleşim yeri veya temsilcisi bulunan borçlunun dinlenmek üzere mahkemeye çağırılmadan iflas kararı verilmesinin doğru olmayacağı-