"Borçlu hakkındaki takiplerin semeresiz kaldığı"nın ileri sürülerek iflâs istenmesinin, İİK'nun 177/II-2. maddesine uygun iflâs istemi olduğu–
İİK. 177/II-4 uyarınca borçlunun iflâsına karar verilebilmesi için "icra emri ile istenmiş olan borcu ödememe nedeni"nin önem taşımadığı gibi, borçlunun "acze düşüp düşmediğinin (aktif/pasif durumunun), malvarlığının çok fazla olup olmadığının" da bu iflâs nedeniyle önem taşımadığı–
"Konkordato mühleti verilmesi talebinin reddi"nin, İİK'nun 177/II-3'ün değil 177/II-2'nin kapsamında bir iflâs nedeni olduğu–
İİK. 177/II'ye göre doğrudan doğruya iflâs talebini içeren davalarda, "Türkiye'de bir yerleşim yeri veya temsilcisi bulunan borçlunun dinlenmek için mahkemeye çağırılması" gerekeceği–
Davalı (borçlu) şirketin, banka lehine ipotek verdiği taşınmazı, harici satış vaadi sözleşmesiyle sattıktan sonra aleyhine açılan cebri tescil davasını kabul etmemesinin İİK. 177/II-1'de öngörülen "alacaklıların haklarını ihlal eden hileli işlem" niteliğinde olduğu–
Alacaklının talebi üzerine, doğrudan doğruya borçlunun iflâsına karar verilebilmesi için, iflâsın talebinin İİK. 166/II'deki usule göre ilan edilmesinin zorunlu olduğu–
Mahkemece "iflâs kararı verildikten sonra" takip konusu ilamın, davalının temyizi üzerine Yargıtayca bozulmuş olması halinde, mahkemece bu davanın kesin sonucu beklenerek, uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekeceği–
İtirazın iptâli davasında alınan kararın, İİK.nun 177/II-4. maddesinde öngörülen "ilam" niteliğinde olduğu–
Davalı-borçlunun daha önce iflâsına karar verilmişse, tekrar -İİK. 177/II-4 iflâsına karar verilemeyeceğinden, daha önce verilmiş olan iflâs kararının kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği–