Hizmet tespiti için işe giriş bildirgesinin verildiği ancak yasal diğer belgelerin verilmediği durumlarda çalışmayı ortaya koyabilecek inandırıcı ve yeterli kanıtlar aranmalı ve Anayasa’nın 60. Maddesinde tanımlanan sosyal güvenlik hakkının niteliği gereği bu tür davalarda, hâkim doğrudan soruşturmayı genişleterek, sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemesinin gerekeceği-
“Sigortalı olmak”, kişi bakımından salt bir hak değil, aynı zamanda bir yükümlülük olduğundan kişinin isteğine, ediminin sosyal, toplumsal, etik niteliğine bırakılmadığı, kişinin, yasanın sigortalı sayılmak için belirlediği duruma dahil olmakla kendiliğinden sigortalı olacağı, yapılmakta olan işin toplumsal boyutunun, sosyal güvenlik ile ulaşılmaya çalışılan evrensel amacın gözardı edilmesine yol açacak gerekçelere dayanak yapılamayacağı-
Zaman ve bağımlılık koşulu gerçekleşmiş ise ücret koşulu gerçekleşmemiş olsa bile kişinin sigortalı sayılacağı-
Yaşlılık, ölüm ve maluliyet sigortalarına ilişkin yaş ile ilgili hükümlerin uygulanmasında; sigortalının ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başladığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihinin esas alınacağı-
Zorunlu Bağ-Kur sigortalılık statüsünün oluşması için meslek kuruluş kaydı ile Esnaf Sicil Memurluğu kaydının yeterli olacağı-
Zararlandırıcı sigorta olayına maruz kalan sigortalının tazminatının hesabında hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan asgari ücretin esas alınmasının zorunlu olduğu, öte yandan asgari ücret kamu düzenine yönelik olduğundan, hakimin bu hususu re'sen nazara almakla yükümlü olacağı-
Anılan davaların davacıları ile eldeki davanın davacısının tamamen aynı hukuksal konumda olduklarının kabulüne hukuken olanak bulunmadığı; nihayet, kamu kurumuna Devlet Memuru statüsüyle yapılan atama sonucunda Emekli Sandığı iştirakçisi haline gelen davacının işçilikte geçen süresinin, memur statüsüyle gerçekleşecek emekliliği sırasında dikkate alınabileceği-
Davacı talep tarihini takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasını talep etmiş, mahkemece de talebe uygun olarak 1.4.2001 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesinin doğru olmadığı, davanın yasal dayanağını oluşturan 1479 sayılı Yasanın 35. maddesinin diğer şartların yerine getirilmesi yanında “...talepte bulunduğu tarihte prim ve her türlü borçlarını ödemiş olması” zorunluluğunu da getirdiği-
İsteğe bağlı sigortalılığın, sigortalının talebine istinaden sona ereceği-
Çalışmanın tespiti istenen işyerinin bir iş hanı içerisinde bulunması nedeniyle, komşu işyerlerinden istenen tarih itibari ile kayıtlara geçmiş kişilerin tespitinin imkan dahilinde olduğu, bu itibarla yerel mahkemece; dinlenen tanıklar dışında özellikle komşu işyerleri araştırılıp, istenen tarihler itibari ile firma isimleri ile birlikte SSK’dan kayıtlara geçmiş çalışanların isimleri belirlenip, tanık sıfatıyla bilgilerine başvurularak çalışma olgusunun hiçbir tereddüde yer bırakmayacak ve kontrol imkanı sağlanacak şekilde tespitinin zorunlu olacağı-