Maliye Bakanlığı V.U.K. 322. seri numaralı Genel Tebliğ uyarınca, 01.05.2004 tarihinden itibaren 8.000,00 TL'yi aşan tahsilat ve ödemelerin banka veya özel finans kurumları aracılığı ile yapmaları ve bu kurumlarca düzenlenen dekont veya hesap bildirim cetvelleri ile tevsik etmeleri zorunluluğuna aykırı ödemenin vergi usul cezasını gerektirdiği, buna karşın böyle bir ödemenin varlığı ya da yok sayılması gerektiği hususlarının yeterince tartışılmasının gerekeceği-
Üçüncü şahıs konumunda bulunan sanığa birinci haciz ihbarnamesi tebliğ edilmeyip, işyerine haciz müzekkeresinin yazılması karşısında gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunun oluşmadığı-
Mal beyanında bildirilmeyen taşınmazların değerinin hacizli dosya alacaklarını karşılamaya yetip yetmeyeceği tespit edildikten sonra sanığın hukuki durumun takdiri gerekeceği-
Borçlu şirketten borç para alan ortak, aldığı borçtan dolayı borçlu şirkete karşı üçüncü şahıs konumunda olup, birinci haciz ihbarnamesi gönderilmesinde yasaya aykırılığın bulunmadığı-
Alacaklı vekili tarafından elden takipli haciz müzekkeresi ile suça konu taşınmaza haciz konulduğu dikkate alındığında, bildirilmeyen taşınmazdan alacaklı vekilinin haberdar olduğunun kabulü zorunlu olup, atılı suçun oluşmadığı-
İİK.'nun 74 üncü maddesi uyarınca, borçlunun borcuna yetecek miktarda beyanda bulunmasının yeterli olması karşısında, borçlu sanığın mal beyanı dilekçesinde bildirdiği .... plakalı aracın değeri belirlenip, satışı hâlinde üzerindeki diğer hacizli dosya alacakları ile birlikte bu dosya borcunu da karşılayıp karşılamayacağı yönünde araştırma yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir edilmesinin gerekeceği-
Sanığın borçlu konut yapı kooperatifini tek başına temsil yetkisi bulunmaması nedeniyle, 6.2.2009 tarihli tek imzalı beyanının geçerli olmadığı-
Mal beyanında bildirilmeyen evin, İİK'nun 82 inci maddesinin on ikinci bendinde belirtildiği gibi, borçlunun hâline münasip olup olmadığının araştırılmasını takiben, sanığın hukuki durumunun takdir edilmesinin gerekeceği-
Anayasa Mahkemesince, gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçu değil, İİK'nun 337/1 inci maddesinde yazılı mal beyanında bulunmama suçunun iptal edildiği dikkate alınmadan, mal beyanında bulunmamanın suç olmaktan çıktığı ve beyan mecburiyetinin ortadan kalktığı gerekçesiyle gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanığın beraatine karar verilmesinin yasaya aykırı olduğu-
