Gerekçe ve hüküm arasında yaratılan bu çelişki dahi tek başına bozma sebebi oluşturduğundan, hükmün münhasıran bu sebeple bozulması gerektiği-
2. HD. 19.10.2021 T. E: 4906, K: 7311-
2. HD. 19.10.2021 T. E: 7895, K: 7345-
Kadının feragat tarihi erkeğin reddedilen ve kesinleşen davasından önce olup, erkeğin reddedilen davasında erkeğe yüklenen eşine karşı şiddet uyguladığı ve bağımsız konut açmadığı vakıalarının da erkek eşe kusur olarak yüklenmesi gerekirken; mahkemece hatalı değerlendirme ile kadının önce açtığı davadaki feragati sebebiyle erkeği affettiğinin kabulü ve kesinleşen vakıaların erkeğe kusur olarak yüklenmemesi doğru olmayıp hükmün kusur belirlemesi yönünden bozulması gerekeceği- Mahkemece verilen ................ tarihli kararı sadece davalı kadının temyiz ettiği ve bu sebeple kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilmeksizin yoksulluk nafakası talebinin kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı- Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı kadın lehine takdir edilen tedbir nafakasının az olduğu, mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekeceği-
2. HD. 14.10.2021 T. E: 8043, K: 7269-
Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının tespitine yönelik araştırma yeterli olmayıp mahkemece yeniden tarafların aylıklarının ne kadar olduğu, başka bir işte çalışıp çalışmadıklarının araştırılıp değerlendirilerek kadının boşanma ile yoksulluğa düşüp düşmeyeceği konusunda bir karar verilmesi gerekeceği-
2. HD. 13.10.2021 T. E: 6533, K: 7197-
2. HD. 13.10.2021 T. E: 5236, K: 7193-
2. HD. 11.10.2021 T. E: 5329, K: 7077-
Her ne kadar mahkemece tarafların davalı-karşı davacı kadının ağır kusurlu olduğundan bahisle karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, mahkemece tarafların belirlenen ve gerçekleşen kusurları yanında davacı-karşı davalı erkeğin, kadına karşı "cahilsin, okuman yazman yok, köylüsün" gibi söylemlerle aşağılayıcı sözlerinin de bulunduğu dikkate alındığında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü gerekeceği- Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmayacağı, boşanmaya neden olan vakıalarda tarafların eşit kusurlu olduklarının anlaşıldığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre, kadının boşanma yüzünden yoksulluğa da düşeceği açık olduğundan, davalı-karşı davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekeceği-