Kiraya verenin mirasçıları birden fazla ise aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan icra takibinin birlikte yapılması, davanın da birlikte açılması gerekeceği, bu husus kamu düzenine ilişkin olup mahkemece kendiliğinden göz önünde tutulması gerekeceği-
Mahkemece kiracılık sıfatı bulunmayan müteselsil kefil hakkında tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Davalı takibe itirazında, asıl alacağın yanında işlemiş faiz miktarına ve faiz oranına itiraz ettiğine göre, davacı alacaklının, işlemiş faize ilişkin talebinin haklı olup olmadığına ilişkin bilirkişi incelemesi yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, davalının işlemiş faize ilişkin itirazları değerlendirilmeden yazılı şekilde takibe konu miktarın tamamı üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
İtiraz süresinde olmadığından takibin kesinleştiği, davacının itirazın kaldırılmasını istemesinde hukuki yararın olmadığı-
İtirazın kaldırılması istenmeden doğrudan tahliyeye talep edilemeyeceği-
Davalının temyiz dilekçesinde taraflar arasındaki kira sözleşmesinin yenilendiğini belirtilerek kira sözleşmesini ibraz ettiği; temyiz dilekçesinin ekindeki kira sözleşmesine göre yeni kira dönemi 2014 yılı içinde yeni otogara taşınıncaya kadar geçerli olduğunun kararlaştırıldığı; tahliye davasından sonra yeniden kira sözleşmesi imzalanması halinde kiralananın tahliyesine karar verilemeyeceğinden mahkemece temyiz dilekçesine eklenen kira sözleşmesini de değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesinin gerektiği-
Takibe konu borca itiraz edilmiş olması halinde, itirazın kaldırılmasına karar verilmeden, tahliyeye karar verilemeyeceği-
Mahkemece usulüne uygun şekilde açılmış bir itirazın iptali davası bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilerek davanın esası ile ilgili yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Mahkemenin davacı kiraya verenin talebi doğrultusunda itirazın kaldırılmasına ve takibin devamına karar vermekle yetinmesi gerekirken, doğrudan tahliyeye karar vermesinin doğru olmadığı-
Kiralananın niteliğine göre hasılat (ürün) kirası söz konusu olup Türk Borçlar Kanunu'nun 362.maddesi gereğince, davalı kiracıya 60 günlük ödeme süresini içeren ödeme emrinin tebliğ edilmesi gerekirken otuz gün ödeme süreli ödeme emri düzenlenmiş ve tebliğ edilmiş olduğundan tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-