Çeke dayalı takibin, borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki genel yetkili icra dairesinde (HMK. 6.md.) ve muhatap bankanın bulunduğu yer, ödeme yeri sayıldığından buradaki icra dairesinde (HMK. 10. md.) ve ayrıca İİK'nun 50/1. maddesi uyarınca çekin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabileceği-
HMK'nun 19/2. maddesine göre yetki itirazında bulunanın yetkili icra dairesini doğru olarak göstermesi gerektiği, borçlu, yetkili yeri doğru olarak göstermediğinden yetki itirazının geçerliliğinden söz edilemeyeceği-
Alacaklının takibini, bononun tanzim edildiği yer olan Antalya İcra Dairesi'nde başlatmasında yasaya aykırılığın bulunmadığı, o halde, mahkemece, borçlunun yetki itirazının reddi ile diğer şikayet ve itiraz nedenleri incelenerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesinin gerekeceği-
Çeke dayalı takibin, genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde, muhatap bankanın bulunduğu yer, ödeme yeri sayıldığından buradaki icra dairesinde ve ayrıca İİK. nun 50/1.maddesi uyarınca çekin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabileceği-
TBK. mad. 89 ve HMK mad. 10 uyarınca bir para borcunun alacaklısının, kendi ikamet adresinde dava açmasında (veya İİK. mad. 50'nin belirlemesiyle icra takibi başlatmasında) bir usulsüzlük bulunmadığı- 
İtiraz eden borçlunun adresinin, çekin keşide yerinin ve muhatap bankanın bulunduğu yerin olduğu, mahkemece, yetkiye itirazın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemeye yapılan borca itiraza ilişkin talebin incelenmesi sırasında yetkisizlik kararının kesinleşmesini müteakip icra dosyası başka bir icra müdürlüğüne gönderilmiş olduğundan, o icra dairesinde muteriz borçlu yönünden derdest bir icra takibi bulunmamakta olup, mahkemece, borçlunun borca itirazının konusu kalmadığından reddine karar verilmesi gerektiği-
İİK.nun 50. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken, HMK'nun 6. maddesi uyarınca bonoya dayalı takibin borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki genel yetkili icra dairesinde, bonoda öngörülen ödeme yerinde, 6102 Sayılı TTK'nun 777/3. maddesine göre (takip tarihinde yürürlükte bulunan 6762 Sayılı TTK’nun 689/3 maddesi) ödeme yeri gösterilmeyen bonoda tanzim yerinin ödeme yeri olduğunun kabulü gerekeceğinden, bononun tanzim yerinde icra takibi yapılabileceği-
Alacaklı tarafından, Asliye Hukuk Mahkemesinden ihtiyati haciz kararı alınarak, borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine başlandığı, İİK’nun 168/5. maddesinde öngörülen yasal 5 günlük sürede borçlu icra mahkemesine başvurarak icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, yetki konusunda içtihat değişikliğine gidilerek, İİK’nun 50. maddesi atfı ile HMK’nun genel yetki kurallarının uygulanacağının benimsendiği-
İstihkak davalarının asıl icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi ile davalının yerleşim yeri mahkemelerinde, davalının birden fazla olması halinde davanın, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılmasının mümkün olduğu-