556 sayılı KHK'nın 63. maddesinde, marka sahibi tarafından 3. kişiler aleyhine açılacak davalarda davacının ikametgah mahkemesinin de yetkili olduğu belirtildiği- Davacı, icra takibini ve eldeki davayı ikametgahı yer mahkemesinde açtığına göre, mahkemece, usulüne uygun olarak başlatılan takibe vaki yetki itirazının reddi ile işin esasına girilmesi gerektiği-
İtirazın iptali davası-
Takip dayanağı çek fotokopisinin incelenmesinde, keşide yerinin ve muhatap bankanın bulunduğu yerin Rize olduğunun görüldüğü, bu durumda alacaklının icra takibini başlattığı Rize İcra Dairesi'nin yetkili olduğu-
Davalı tarafnı takibe konu borcun ödendiğini ve bu sebeple borçlu olmadığını savunduğu; dolayısıyla, davalının taraflar arasındaki sözleşme ilişkisini kabul etmediğinden söz edilemeyeceği; bu itibarla, mahkemece alacaklının ikametgahı olan Ayancık İcra Dairesi'nin icra takibinde yetkili icra dairesi olduğunun kabulü gerekirken, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesinin doğru görülmediği-
Taraflar arasında akdi ilişki mevcut olmayıp, davanın TTK. mad. 732 uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre açılmış olduğu ve somut olayda, TBK' nun 89. maddesi hükmünün uygulanamayacağı; davalının icra dairesinin yetkisine yönelik yetki itirazı dikkate alınarak, genel yetkili davalının ikametgahının bulunduğu yer icra dairesinde icra takibinin yapılması gerektiği gözetilerek, öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik bir karar verilmesi gerektiği-
İtirazın iptali davası-
Mahkemece bu davalı yönünden işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetkili icra dairesinde yapılmış icra takibi bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş olmasının yerinde olmadığı-
Mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine itirazın kaldırılması istemi hakkında karar verildikten sonra yetki itirazının yerinde görülmemesi halinde diğer itirazların esasının incelenmesi gerekeceği-
Mahkemece, bonoda avalist konumunda olan borçlunun yetki itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken, borçlunun senet keşidecisi şirketin yetkilisi olmadığının kabul edildiği ve buna göre senedin tek borçlusunun borçlu olduğundan bahisle yetki anlaşmasının geçersiz kaldığı gerekçesi ile yetki itirazının kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Çeke dayalı takibin, borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki genel yetkili icra dairesinde (HMK. 6.md.), muhatap bankanın bulunduğu yer, ödeme yeri sayıldığından buradaki icra dairesinde (HMK. 10.md.) ve ayrıca İİK.nun 50/1.maddesi uyarınca çekin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabileceği-