İtirazın iptali davası-
Mahkemece bu davalı yönünden işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetkili icra dairesinde yapılmış icra takibi bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş olmasının yerinde olmadığı-
Mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine itirazın kaldırılması istemi hakkında karar verildikten sonra yetki itirazının yerinde görülmemesi halinde diğer itirazların esasının incelenmesi gerekeceği-
Mahkemece, bonoda avalist konumunda olan borçlunun yetki itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken, borçlunun senet keşidecisi şirketin yetkilisi olmadığının kabul edildiği ve buna göre senedin tek borçlusunun borçlu olduğundan bahisle yetki anlaşmasının geçersiz kaldığı gerekçesi ile yetki itirazının kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Çeke dayalı takibin, borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki genel yetkili icra dairesinde (HMK. 6.md.), muhatap bankanın bulunduğu yer, ödeme yeri sayıldığından buradaki icra dairesinde (HMK. 10.md.) ve ayrıca İİK.nun 50/1.maddesi uyarınca çekin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabileceği-
Borçlu birden fazla ise, HMK.nun 7/1. maddesinin birinci cümlesine göre, borçlulardan birinin yerleşim yeri icra dairesinde takip yapılabileceği, bu durumda, diğer borçluların yetki itirazında bulunamayacakları, ancak, anılan hükmün, borçlulardan birinin onun için genel yetkili yerleşim yeri icra dairesinde takip yapılması ve onun hakkındaki yetkinin kesinleşmiş olması hali için olduğu-
Alacaklı tarafından açılan üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkin davada,  takip borçlusunun istihkak iddiasına karşı tutumu belirli ise ve duruşmalara dahil edilmesi, işin esasına etki etmeyecekse davada taraf olarak gösterilmesinin gerekli olmadığı, ancak, yokluğunda alınan haciz kararlarından haberdar edilmeyen, 103 davet kağıdı da tebliğ edilmeyen borçlunun, istihkak iddiasına karşı tutumu belirlenemediğinden, davalı sıfatı ile davaya katılmasının sağlanması için, davacı alacaklıya süre verilerek taraf teşkilinin sağlanması gerektiği-
Hukuki yarar, dava koşulu olup mahkemenin, dava şartlarını re'sen incelemekle yükümlü olduğu- Hukuki yararın sadece dava tarihi itibariyle değil, dava devam ettiği sürece ve hükmün kesinleşmesine kadar devam etmesi gerektiği- İcra Müdürlüğü'nce, dosyanın gönderilmesine karar verildiği yer icra müdürlüğünce düzenlenen ödeme emrinin, davalı-borçluya tebliği üzerine borca itiraz edildiği anlaşıldığından, mahkemece, davacının, davalı borçlunun önceki itirazın iptalini istemekte hukuki yararının kalmadığı gerekçesiyle HMK'nın 114/1-h ve 115/2. maddesi uyarınca, davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği-
Takip dayanağı bonoların incelenmesinde; tanzim yerinin İstanbul olarak belirlendiği ve takibin de tanzim yeri olan İstanbul'da başlatıldığının görüldüğü, bu durumda takipte İstanbul İcra Daireleri'nin yetkili olduğu-
Nafaka alacaklarında borçlunun ikametgahı dışında davacı alacaklının ikametgahında da takip yapılabileceği-