Tüzel kişilerde geçerli bir istihkak iddiasının tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca ileri sürülebileceği-
Üçüncü kişinin İİK'nun 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına dayalı davada, , davaya dayanak teşkil eden takibe konu toplam alacak miktarı, hacizli malların değerinden fazla olduğundan, avukatlık ücretinin hacizli malların toplam değeri üzerinden hesap edilmesi gerektiği-
Haciz tarihinden itibaren 6 ay içinde satış istenmediğinden, dava tarihi itibariyle haczin düştüğü ve bu nedenle istihkak davasının ön koşul yokluğundan reddi gerektiği-
Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddianın, geçerli bir istihkak iddiası sayılmayacağı- Haciz sırasında 3. kişinin yararına, kardeşinin istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı- Davalı üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmadığından, davacı alacaklının İİK. mad. 99 uyarınca istihkak davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı- Kamu düzenine ilişkin olan husumet ehliyetinin yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği- Dava dilekçesinde davalı 3. kişi olarak gösterilen ve haciz esnasında hazır bulunan kişinin "...burası ağabeyim ... adına faaliyet gösteren firmadır.." şeklinde beyanda bulunarak buna ilişkin vergi kaydını ibraz ettiği ve ağabeyi lehine istihkak iddiasında bulunduğunu, kendi lehine istihkak iddiasında bulunmadığı, mahcuzların ağabeyine ait olduğunu beyan ettiği anlaşıldığından, haczedilen mallar üzerinde istihkak iddiasında bulunmayan bu kişinin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı-
3. kişi yararına, çalışanının istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı ve bu durumda, davacı alacaklının İİK 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı-
3. kişi yararına, babasının istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı ve bu durumda, davacı alacaklının İİK 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı-
Üçüncü kişi tarafından açılan istihkak davalarında davalının kural olarak takip alacaklısı olduğu, bu nedenle istihkak davası açılırken takip alacaklısının davalı olarak gösterilmesi gerekeceği, istihkak iddiasına konu mal birden fazla alacaklı tarafından haczettirilmiş ve bu alacaklılar istihkak iddiasına itiraz etmiş ise, istihkak davasında tüm alacaklıların davalı olarak gösterilmesi gerekeceği-
Şikayetçilerin, haczin İİK’nun 96-97 maddesi göre değil, İİK’nun 99. maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini talep ettikleri, mahkemece verilen kararıyla "yapılan haczin İİK’nun 99. maddesi göre yapıldığının tespiti" şeklinde karar verildiği görülmekle, alacaklıya istihkak davası açması için 7 günlük süre verileceği ve bu süre içinde dava açmazsa alacaklının şikayetçi 3 . kişilerin istihkak iddialarını kabul etmiş sayılacağı- Bu durumda yapılan haciz işlemi İİK’nun 99. maddesi uyarınca yapılmış sayılmakla mahkemece haciz işleminin iptali talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, haciz işleminin iptalinin usulsüz olduğu-
İİK. mad. 99 uyarınca, 7 günlük dava açma süresinin işlemeye başlaması için, alacaklı tarafından kendisine süre verildiğinin öğrenilmesinin yeterli olmadığı, dava açılmaması halinde doğacak hukuki sonuçlar bakımından gerekli ihtaratın yapılmış olmasının da zorunlu olduğu-
Karar düzeltme aşamasında verilen kararda dava konusu çekicinin 25.06.2007 günü haczedildiği, alacaklı vekilinin 20.11.2007 günü (davanın açılmasından sonra) hacizden vazgeçtiği, anılan araç ile ilgili dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek aracın değeri üzerinden nispi vekalet ücretinin davanın açılmasına neden olan tarafa yükletilmesi gerektiği noktasına işaret edilmek suretiyle 31.03.2014 tarihli bozma gerekçesine anılan hususun ilave edilmesine karar verildiği, mahkemece, bozma ilamına uyulmakla birlikte dava konusu çekici ile ilgili olarak bozma ilamında belirtilen hususlar dikkate alınmadan, karar yerinde tartışılmadan hüküm kurulmasının doğru olmadığı-