Dava dışı A.Ş.ye ait tersanede, borçlu şirket ile davadışı şirket arasında imzalanan kira sözleşmesine istinaden borçlu şirket tarafından kullanılan yerde yapılmışsa da, borçlu ile 3.kişi şirketler arasında ortaklar ve faaliyet adresleri arasında benzerlik olmadığı ve davacı 3. kişinin mülkiyet karinesinin karinenin aksini ispat etmek için, borçlu şirketin 13.11.2007 tarihili yatırım teşvik belgesi kapsamında tersanede yapılmakta olan yeni yatırım LPG tankerinin o ana kadar yapılmış ve henüz monte edilmemiş yerli ve yabancı makine ve ekipmanları ile birlikte davacı 3.kişiye, borcun doğumundan önce devredilmesine karar verildiğine ilişkin, Noterde düzenlenmiş karar tutanağını sunduğu ve Başbakanlık Hazine Müsteşarlığının borcun doğum tarihinden önce davacı 3. kişi şirket tarafından devralınacağı belirtilen geminin teşvik belgesi kapsamında tüm hak ve yükümlülükleri ile devrinin, unvan değişikliği yapılmak sureti ile uygun görüldüğünün bildirildiğine ilişkin yazı cevabı ve ekinde makine teçhizat listesi sunulduğu, ve 22.6.2009 tarihinde noter satış senedi ile dava konusu LPG tanker gemisinin borçlu tarafından 3. kişiye satıldığı anlaşıldığından, Başbakanlık Hazine Müsteşarlığının davacı 3. kişiye yönelttiği yazının ekindeki makine teçhizat listesinde ayırdedici özelliği belirtilmemekle birlikte jenaratöre yer verildiği, listede yer alan jenaratörün hacze konu jenaratör olmadığı" dosyadan anlaşılmadığından, üçüncü kişinin açtığı istihkak iddiasına ilişkin davanın kabulü gerektiği-
Haciz sırasında hazır bulunmayan ve dava konusu menkullerin haczine ilişkin tutanağın İİK’nin 103. maddesi uyarınca tebliğ işlemi de kendisine yapılmayan borçlunun, istihkak iddiasına karşı çıkıp çıkmadığının anlaşılamayacağı, bu durumda, borçlunun davada taraf olmasının taraf teşkilinin sağlanması için gerekli ve şart olduğu-
Haczin 3. kişinin iş yeri adresinde yapıldığı, haciz sırasında borçlu hazır olmadığı gibi borçluya ait herhangi bir belge de bulunmadığı, borçluya ödeme emrinin tebliğ adresinde haciz yapılmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde somut olayda, mülkiyet karinesinin davacı 3. kişi lehine olduğunun kabulü gerekeceği, davanın İİK m. 97 gereğince 3. kişi tarafından açılmasının ispat yükünün yer değiştirmesine neden olmayacağı, mülkiyet karinesinin aksinin davalı alacaklı tarafından inandırıcı ve güçlü delillerle ispat edilmesi gerekeceği-
İcra mahkemesince, dosyada ki mevcut duruma göre icra müdürlüğünün İİK 97. maddesi uyarınca, prosedürün işletilmesi talebinin reddi ile, İİK 99. maddesine göre işlem yapılması gerektiğinden bahisle, dosyanın icra müdürlüğüne gönderilmesine dair karar verilmesinin mümkün olduğu- Mahkeme gerekçesinde İİK 99. maddesine göre işlem yapılması gerektiğine dair bir kabul bulunmamasına rağmen, İİK 97/6. maddesine aykırı olarak 3. kişi yerine alacaklı tarafa dava açmak üzere süre verilmesinin hatalı olduğu- Mahkemece, takibin talikine karar verilmesine rağmen, haksız çıktığı takdirde alacaklının muhtemel zararına karşı 3. kişiden teminat alınmasına karar verilmemesinin de hatalı olduğu-
HMK’nin 19/3. maddesinde yer alan "Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir." şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak hüküm fıkrasında yetkili mahkemenin ........... İcra Hukuk Mahkemesi yahut ........ İcra Hukuk Mahkemesi olarak gösterilmesinin doğru olmadığı-
Borçlunun sigortalı çalışanı 3. kişi lehine istihkak iddiasında bulunamayacağı- Davacı 3. kişinin haciz sırasında hazır olmayıp, takip dosyasına sunduğu istihkak iddiasını bildirir dilekçesinin de bulunmadığı anlaşıldığından ve dava konusu haczin dava tarihinden önce öğrenildiğine dair dosya içerisinde bilgi ve belge bulunmadığından 3. kişinin istihkak iddiasına ilişkin davanın süresinde açıldığının kabul edilmesi gerekeceği-
Davanın, üçüncü kişinin İİK'nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkin olduğu- Dosya kapsamındaki belgelere göre; aracın borçlu adına kayıtlı olduğu ve Uyap-Polnet üzerinden araç kaydına haciz konulduğunun görülmekte olduğu- İstihkak davalarında geçerli bir haczin bulunmasının dava şartı olup, hüküm kesinleşinceye kadar yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekeceği- ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin kararı ile belirlenen teminatın gösterilmesi halinde geçerli olmak üzere takibin ertelenmesine karar verilmiş ise de; belirlenen teminat yatırılmadığından takibin durmadığının anlaşılmakta olduğu-Bu halde, satış isteme süresinin haciz tarihinden itibaren hesaplanacağı- İİK’nin. 106.-110. maddelerine göre ise, alacaklı haczolunan mal taşınır ise hacizden itibaren 6 ay (şimdi 1 yıllık) içinde satılmasını isteyebileceği- Bir malın satılması kanuni müddet içinde istenmezse o mal üzerindeki haczin kalkacağı- Buna göre araç üzerindeki haczin, dava tarihi olan itibariyle düştüğü göz önüne alınarak, istihkak davasının ön koşul yokluğundan reddi gerekeceği-
3. kişinin adresinde yapıldığı iddia edilen hacizde 3. kişiye ait malların haczedildiği iddia edilerek, haczedilen ve muhafaza altına alınan mallar üzerindeki hacizlerin kaldırılması talep edilmiş olmakla, davacı üçüncü kişinin talebinin istihkak davası niteliğinde olduğunun kabulü gerekeceği- Basit yargılama usulüne uygun yürütülen taşınır mala ilişkin istihkak davalarında yasaca kesin yetki kuralı öngörülmediğinden, yetki itirazının HMK'nin 19/2. maddesi gereğince cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekeceği-
İstihkak davalarının İİK’nin 97/11. maddesi uyarınca genel hükümlere göre basit yargılama usulüne tabi olduğu-
İstihkak davalarının asıl icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi ile, davalının yerleşim yeri mahkemelerinde açılmasının mümkün olduğu, davanın bunların dışındaki bir yerde açılması halinde ise, yetki ilk itirazında bulunulmuşsa HMK’nun 19, 331. maddeleri uyarınca yetkisizlik kararı verilmesi gerekeceği-