Davacının açtığı istihkak davasına karşı çıkmayan, dava açıldığından haberdar olmadan takipten feragat etmiş olan davalı - alacaklının yargılama gideri ile sorumlu tutulamayacağı–
Temyiz süresini geçiren tarafın ibraz ettiği raporun «arzu ve ihtiyarı dışında muamele yapmaktan aciz bulunduğunu» belirtir nitelikte bulunması gerektiği–
İİK. mad. 97 ve 99’un uygulanması ile ilgili şikâyet üzerine verilen kararların temyiz edilebileceği (İİK. mad. 363/6)–
Haciz sırasında hazır bulunmayan -ya da kendisine 103 davetiyesi gönderilmeyen- borçlunun da açılan istihkak davasında «davalı» olarak gösterilmesi gerekeceği–
Tefhim edilen «kısa karar» ile tebliğ edilen «gerekçeli karar» arasındaki fark bulunmaması halinde, temyiz süresinin tefhim, fark bulunması halinde ise tebliğ tarihinden itibaren başlayacağı–
Dava dilekçesinin tebliğinden sonra takipten vazgeçen ve ilk oturumda da davayı kabul eden davalı - alacaklı aleyhine yargılama gideri hükmedilemeyeceği–
Gelmeyen tarafın mazeretinin kabul edilmesi halinde «duruşma gününü kalemden öğrenmesine» şeklinde karar verilemeyeceği–
Üçüncü kişinin alacaklı ve borçlu aleyhine açtığı istihkak davasına, gerekli harcı yatırarak, süresi içinde müdahale isteğinde bulunan kişinin bu isteğinin «müstakil bir istihkak davası» olarak nitelendirilmesi gerekeceği–