Ücretten kesilmesi gereken vergiler ve sigorta primlerinin, ilgili kamu idaresine ödenmesi zorunluluğu borçlu işverene ait olduğundan, alacaklının, ilam konusu bedelden bu kesintilerin düşülmesinden sonra kalan net miktar için ilamlı takip yapabileceği- Toplu iş sözleşmesine dayanan eda davalarında ifaya mahkum edilen tarafın, temerrüt tarihinden itibaren, bankalarca uygulanan en yüksek işletme kredisi faizi üzerinden temerrüt faizi ödemeye de mahkum edileceği-
Davacının işini (ticareti) terkettikten sonra odaya başvurarak kaydını terkin ettirmek ve ticaret sicil gazetesinde yayınlatmak gibi işlemleri yapmadığı anlaşılmakla talep edilen dönemle ilgili olarak kayıtlı üye olduğunun ve aidat ödemekle yükümlü bulunduğunun kabulünün gerekeceği-
Açıkça takipteki hakkın özünden vazgeçilmediği sürece icra dosyasının infazen işlemden kaldırılmış olması icra mahkemesince mevcut şikâyet ve itirazların incelenmesine ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesine engel teşkil etmeyeceği-
Takip dayanağı ilamda alacaklı yararına hükmedilen işçilik alacaklarının "brüt" olarak belirlendiği, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 94.maddesi gereğince ücretten kesilmesi gereken vergiler ve sigorta primlerinin ilgili kamu idaresine ödenmesi zorunluluğu borçlu işverene ait olduğundan, alacaklının ilam konusu bedelden bu kesintilerin düşülmesinden sonra kalan "net" miktarlar için ilamlı takip yapabileceği-
İcra emrinin ilama aykırı düzenlenemeyeceği-
Tarafların yazılı olarak düzenleyip sadece imzasını ve tarihini notere onaylattırmış oldukları para borcu ikrarını içeren senetlerin re'sen tanzim edilen noter senetlerinden olmadıklarından ilam mahiyetinde olmayacağı-
Bazı ihtilaflar vardır ki, dava tarihinden sonra yaşanacak benzer bir uyuşmazlığa, ilk ihtilafla ilgili olarak verilen ilamın uygulanmasının söz konusu olamayacağı, bu tip durumlarda, her bir sorunun (olayın) çıkış nedeni ve koşullan farklı olup ayrı bir dava konusu olacağı (örn: ortaklık ve üyelikten çıkarma kararları), her bir sorunun (olayın) çıkış nedeni ve koşulları gözetilerek ayrı dava konusu olacağı-
Kararda hükmedilen tazminat miktarı belli olmadığından ve icra müdürlüğünce de belirlenebilecek nitelikte bulunmadığından alacaklının tazminat miktarı ile ilgili ayrıca bir karar almadan ilamlı takip yapamayacağı-