Takip dayanağı ilamda ……. Valiliği ve …… Bakanlığı hazine vekil itarafından temsil edildiğinden icra emrinin hazine vekiline tebliği gerekirken Valilik ve Bakanlığa tebliğ edilmesinin usulsüz olacağı–
Borçlunun ipotek akit tablosunda yazılı adresine –İİK. 21/II uyarınca- tebligat yapılmasını istemesinde tebligat kanununa aykırılık bulunmadığı–
Tebligat Kanununun 32. maddesi gereğince muhatabın usulsüz tebliği öğrendiği tarihten itibaren takibin şekline göre icra dairesine itiraz etmemiş olmasının, ‘tebligatın usulsüzlüğüne’ ilişkin şikayetin incelenmesine engel teşkil etmeyeceği–
Borçlunun gerçek adresini bilen veya bilebilecek durumda bulunan alacaklının, Tebligat Kanununun 35. maddesinden yararlanamayacağı–
Mahkemece ‘ödeme emir tebliğ işleminin usulsüzlüğüne karar verilmesi halinde Tebligat Kanununun 38. maddesi gereğince ‘borçlunun usulsüz tebliği öğrendiği tarihin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine’ karar vermekle yetinilmesi gerekeceği ayrıca ‘tebligatın usulsüzlüğü nedeniyle ödeme emrinin iptaline’ karar verilemeyeceği–
Tebliğ belgesindeki kayıtların aksinin, her türlü delille kanıtlanabileceği–
Tebliğ tarihinde borçlunun ceza evinde olması halinde, ev adresine yapılan tebligatın usulsüz olacağı–
Mahkemece birinci haciz ihbarnamesinin usulsüz olarak tebliğ edilmiş olduğunun saptanması halinde ‘birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin, şikayetçi üçüncü kişinin usulsüz tebliğ öğrendiği tarih olarak düzeltilmesine’ karar verilmesi gerekeceği. Bunun dışında ayrıca ‘birinci haciz ihbarnamesinin de iptaline’ karar verilemeyeceği–
“Muhatabın muvakkaten başka bir yere gitmiş olması” halinde, Teb. K.’nun 20. maddesine göre işlem yapılması gerekeceği–
Tebligatın usulüne aykırı yapılmış olması halinde muhatabın tebligattan haberdar olmuş olması halinde, tebligatın muteber sayılacağı ve muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi sayılacağı–