İlk ara kararın halen ayakta olduğu anlaşılmakla borçlu şirket yönünden satış mümkün olmadığından bu durumda zorunlu takip arkadaşı olan ipotek verenler yönünden de ipotek verenlerin maliki olduğu taşınmazların satışının mümkün olmadığı- Asıl borçlu ile ipotek veren arasında zorunlu takip arkadaşlığının bulunması nedeniyle haklarında birlikte takip yapılması gerektiği (İİK. mad. 149)- Asıl borçlu hakkında iflasın ertelenmesi davası kapsamında verilen tedbir kararının, hem söz konusu kararın niteliği gereği, hem de zorunlu takip arkadaşlığı nedeniyle ipotekli taşınmaz malikleri yönünden sonuç doğurmayacağının kabul edilemeyeceği- İpotekli taşınmazın malikleri hakkında verilmiş iflas erteleme veya ihtiyati tedbir kararı bulunmasa da, takip, asıl borçlu şirketin borçlarından dolayı ve söz konusu şirket lehine verilen ipoteğe dayalı olarak başlatıldığından, iflasın ertelenmesi davasında verilen ihtiyati tedbir ve daha sonra verilen iflasın ertelenmesi kararları kapsamında İİK. mad. 179/b gereğince, ipotek konusu taşınmazların satışı gerçekleştirilemeyeceği-
İİK'nın 345/a maddesindeki suçun oluşabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle şirketin aktif ve pasif durumunun belirlenerek sonucuna göre şirketin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, borçlu şirkete ait ticari defterler zabıta marifetiyle temin ettirilerek üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayini gerektiği- Şikayet dilekçesinde İİK 345/a maddesine aykırılık suçundan şikayette bulunulmasına rağmen şikayet konusunda karar verilmemesinin hatalı olduğu-
İflasın ertelenebilmesi için şirketin borca batık durumda olmasının şart olduğu-
Davalılar "asıl borçlu şirketin iflasın ertelenmesi davası açtığını, bu dosyada verilen ihtiyati tedbir kararı gereği" tasarrufun iptali davası açılamayacağını" ileri sürmüşse de, kredilere kefil davalı-borçlu şirketin, intifa hakkının saklı tutularak taşınmazını davalı üçüncü kişiye devrine ilişkin tasarrufun davacı banka açısından alacakları ile sınırlı olmak üzere iptaline, davacıya İİK 283 uyarınca taşınmaz üzerinde takip hakkı tanınmasına karar verilmesi gerektiği-
Her ne kadar mahkemece Dairemizin bozma ilamına uyulmuş ise de bozma ilamı gereğinin yerine getirilmediği, yani ....... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ....... Esas sayılı iflas ertelemenin uzatılması davasının bekletici mesele yapılmaksızın ve sonucu beklenmeden karar verilmesinin doğru olmadığı-
İflasın ertelenmesi davasında, ticaret mahkemesince verilen ara kararın icra mahkemesince yorumlanamayacağı- "Temlik işlemlerinin durdurulmasına" yönelik ara kararı alınmasına rağmen, bu ara kararından iki gün sonra davacı tarafından ipotek alacağının devir edildiği anlaşıldığından, mahkemece iflasın ertelenmesi davasında verilen ihtiyati tedbir kararı nedeniyle yapılan temlik işlemi geçersiz olduğundan, temlik alanın alacaklı sıfatına sahip olamayacağı ve bu nedenle şikayetçinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile alacaklı sıfatıyla takip yapan temlik alanın aktif husumet yokluğu nedeniyle takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Dosyaya sunulan iyileştirme projesinin, borçların tasfiyesinin nasıl yapılacağı ile ilgili veriler içermediği, hedeflenen karların ve alınacak tasarruf tedbirlerinin nasıl sağlanacağına ilişkin somut bilgi ve belgeler sunulmadığı, projenin uygulanabilirliğine ilişkin proforma gelir ve gider tablolarına yer verilmediği, iyileştirme projesinin şirketin mali tabloları ile karşılaştırılmasının ve denetlemesi imkanının bulunmadığı, davacı şirketlerin iyileştirme projesinin şirketlerin mali durumlarının iyileşmesini sağlayacak somut veriler içermediğinden ciddi ve inandırıcı olmadığı, bu nedenle davacı şirketlerin borca batık olmaları halinde iflaslarına karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu şirketin, istemine dayanak yaptığı ........ Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ....... Esas sayılı dosyasında, ilgili mahkemece; “... bu günden sonra rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipler ve İİK'nun 206. maddesinin 1. sırasında yazılı alacaklar için yapılan takipler dışında 6183 sayılı kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılmaması” şeklinde tedbir kararı verildiği, dosya içinde mevcut yazı cevabına göre takip tarihi itibariyle tedbirin halen devam ettiği görülmekte olup, takibin, tedbir kararından sonra başlatıldığının anlaşıldığı, o halde, mahkemece, anılan tedbir kararı uyarınca borçlu yönünden şikayetin tümden kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu şirketin, istemine dayanak yaptığı .......... Asliye Ticaret Mahkemesinin ........ Esas sayılı dosyasında, ilgili mahkemece, “... bu günden sonra rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipler ve İİK'nun 206. maddesinin 1. sırasında yazılı alacaklar için yapılan takipler dışında 6183 sayılı kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılmaması” şeklinde tedbir kararı verildiği, dosya içinde mevcut yazı cevabına göre takip tarihi itibariyle tedbirin halen devam ettiği görülmekte olup, takibin, tedbir kararından sonra başlatıldığı anlaşıldığından, mahkemece, anılan tedbir kararı uyarınca borçlu yönünden şikayetin tümden kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
İflas erteleme davası devam ederken, borçlunun, alacaklılar ile konkordato yapmak suretiyle anlaşmaya çalışmasında herhangi bir sakınca bulunmadığı-