Almanya'da fiziki şiddet, boşanma sebebi olarak kabul edilip manevi tazminat takdir edildiğine göre, davalı yararına aynı olay nedeniyle Türk Medeni Kanununun 174/2.maddesi gereğince manevi tazminat takdir edilemeyeceği-
Daha önce açılan boşanma davasının reddine karar verildiği, taraflara tebliğ edildiği ancak temyiz edilmediğinden kararın kesinleştiği, böylece TMK.mad. 166/son'daki üç yıllık sürenin dolduğunun dikkate alınması gerektiği-
Mevcut olaylara göre evlilik birliğinin, devamı eşlerden beklenmeyecek derecede, temelinden sarsılmasında bu sonuca ulaşılması tamamen davacının tutum ve davranışlarından kaynaklanmış olup, davalıya atfı mümkün hiçbir kusur gerçekleşmediğinden boşanma davasının reddinin gerektiği-
Davalı-davacının eşine fiziki şiddet uyguladığı, son olarak ütüyü fırlattığı bunun sonucu eşinin yüzünde ve kolunda yanıklar oluştuğu; davacı-davalının da kocasına ağır sözlerle hakaret ettiği; gerçekleşen bu olaylara göre, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı-
Boşanmayı isteyebilmek için tamamen kusursuz ya da az kusurlu olmaya gerek olmayıp daha fazla kusurlu bulunan tarafın dahi dava hakkı bulunmakla beraber, boşanmaya karar verilebilmesi için davalının az da olsa kusurunun varlığı ve bunun belirlenmesi gerekeceği-
Evlilik birliğinin, devamı eşlerden beklenmeyecek derecede, temelinden sarsılmasında sonucun tamamen davacının tutum ve davranışlarından kaynaklanmış olup, davalıya atfı mümkün hiçbir kusur gerçekleşmediğinden boşanma davasının reddinin gerektiği-
Karşılık dava ile kendisine ait olduğunu ileri sürdüğü ev eşyalarının davacı-karşılık davalı tarafından götürülmesi nedeniyle maddi tazminat isteğinde bulunulmasının boşanmanın eki niteliğinde olmadığı-
Temyiz incelemesinden önce Yargıtay’a hitaben gönderilen 21.5.2010 havale tarihli dilekçeden tarafların boşanma ve mali sonuçları konusunda aralarında protokol düzenledikleri, bu protokol dikkate alınarak, taraflar duruşmaya çağrılıp bizzat beyanları da alınmak suretiyle sonucu uyarınca karar verilmesi gerekeceği-