Davalı kadının eşine hakaret edip onun kolunu ısırmasına karşılık davacı kocanın eşine şiddet uygulayıp hakaret ettiği, onu tehdit ettiği ve birlik görevlerini yerine getirmediği, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına neden olan olaylarda davacı kocanın daha fazla kusurlu bulunduğu-
Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, malların yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorunda olduğundan; tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiği-
Boşanan tarafların anlaşma protokolüne, mülkiyeti üçüncü kişiye ait bulunan taşınmazın tapuda tescilini amaçlayan madde koymalarının, mülkiyet sahibi üçüncü kişiyi infaza zorlama olanağı bulunmadığından doğru olmadığı Boşanma protokolüne uygulama açısından duraksama yaratarak yeni davaların açılmasına neden olabilecek hükümlerin konulmaması gerektiği- İnfaz imkansızlığı nedeniyle uygulanması mümkün olmayan protokol hükümleri nedeniyle sorumluluğu ve bu nedenle uğranılacak zararı sadece taraflardan birine yüklemenin hakkaniyete uygun olmayacağı, ortaya çıkan bu durumdan, taşınmazı üçüncü kişi konumunda olan kendi kardeşinden alıp çocukları adına tescil ettirmeyi ve evin kullanımını davacıya bırakmayı kabul eden davalının da sorumlu olduğu ve bu protokol hükümleri üzerinde değişiklik yapılmadan buna uygun mahkemece boşanmaya hükmedildiği hususu da dikkate alındığında; protokolün uygulanamaması nedeniyle ortaya çıkan zarar ve mağduriyetinin giderilmesini davacının isteyebileceği-