Mahkeme kararlarının taşıması gereken unsurları ile verilen kararla iki tarafa yüklenen vazife ve hakların ve istek sonuçlarından her birinin açık ve tereddüt uyandırmayacak şekilde açıkça yazılmasının gerekeceği-
Mahkemece, birleşen dava davacılarının ayrı ayrı olan taleplerinin taşınmazın kullanılmamasından kaynaklı ecrimisil olduğu kabul edilerek tüm taleplerin bu kapsamda değerlendirilerek zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Davanın açılmasından sonra, davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse, davacının isterse, devreden tarafla olan davasından vazgeçerek, dava konusunu devralmış olan kişiye karşı davaya devam edeceği ve bu takdirde davacı davayı kazanırsa, dava konusunu devreden ve devralanın yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olacağı ; isterse de davasını devreden taraf hakkında tazminat davasına dönüştüreceği-
Kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olmasının bozma nedeni oluşturduğu, kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya içeriğine göre, mahkemece bu konular gözönünde tutularak vicdani kanıya göre karar verilmesi gerekeceği-
Direnme olarak adlandırılan kararda davalılar yönünden olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamış olması; öte yandan aynı nedenle bozulan ilk karar ile direnme kararı arasında çelişki bulunması nedeniyle yerel mahkemece usule uygun direnme hükmü kurulması için, işin esasına yönelik temyiz itirazları incelenmeksizin kararın usulden bozulması gerektiği-