Davacı 3. kişinin talebi istihkak iddiasına yönelik iken mahkemece dava dışı borçlunun talebine istinaden İİK.nun 33 ve 33/a maddesi uyarınca icra müdürlüğünün dosyasında takibin geri bırakılması gerektiğine ilişkin yazılı gerekçe ile hüküm kısmında davanın reddine, borçlu hakkındaki icranın devamına karar verilmekle, kısa kararla gerekçeli karar arasında aykırılık oluşturulduğu, kısa kararla gerekçeli karar arasındaki bu uyumsuzluğun mahkemelere olan güveni sarstığı-
Sözleşmenin iptali davası-
Tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmasının gerekli olduğu-
Davacı müşterek malik tarafından ileri sürülen ihalenin feshi sebeplerinin gerekçeleriyle birlikte tek tek tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, ileri sürülen fesih nedenleri irdelenmeden ve gerekçelendirilmeden, hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamlı icra takibine karşı borçlunun asıl dosyada, "icra takibinin mükerrer olduğunu, ayrıca, takipte fahiş faiz oranı ve miktarının talep edildiğini" ileri sürdüğü, bilahare, adı geçen borçlunun alacaklıya karşı aynı takibe ilişkin icranın geri bırakılması istemiyle yaptığı başvuruyla ilgili  eldeki asıl dosya ile birleştirme kararı verildiği, ancak mahkemece, sadece asıl dosya yönünden inceleme yapılarak şikayetin reddine karar verildiği görülmüş olup mahkemece, HMK. mad. 166 ve 297/2 uyarınca birleşen dosya hakkında da hüküm tesis edilmesi gerektiği-
Kısa ve gerekçeli karar arasında farklılık ve çelişki yaratılması halinde, mahkemece, kısa karar ile bağlı kalınmadan, yeni bir kısa ve buna uygun gerekçeli karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece ceza mahkemesince davalı hakkında senedin yağması suçundan mahkumiyet kararı verildiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, adı geçen mahkeme kararının kesinleşmediğinin, temyiz aşamasında olduğunun dosyadaki yazılardan anlaşıldığı, bu mahkeme kararının kesinleşmesi beklenip, TBK'nın 74.maddesi uyarınca bu davaya etkisi üzerinde durulup sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Aynı alacak için birden çok taşınmazın rehnedilmiş olması halinde, rehnin paraya çevrilmesi istemi, taşınmazların tamamı hakkında yapılsa da, icra dairesinin sadece gerektiği kadarını paraya çevireceği- Gerekçede yer alması gereken hususlara hükmün fıkrasında yer verilmesinin İİK. mad. 17/1'e aykırı olduğu, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait bir sözün tekrar edilmemesinin HMK'nın 297/2. maddesine aykırı olduğu-
Şikayetçi üçüncü kişi, "taşınmazı üzerine konan haczin kaldırılması"nı da talep ettiğinden, anılan talep konusunda mahkemece herhangi bir değerlendirme yapılmadan karar verilmesinin HMK'nun 297. maddesi hükmüne aykırı olduğu-
Her bir istek hakkında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakları sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde göstermesi ve infaza imkan sağlayacak içerikte bulunmasının zorunlu olduğu- Davanın sağ kalan eş tarafından açıldığı, miras bırakanın veraset ilamına göre sağ kalan eşin miras payı 1/2 olduğu ve bu pay üzerinden, dava devam ederken ölen eşin mirasçıları olan davacıların mirasçılık belgesindeki miras payları oranında tapu iptali ve tescile hükmedilmesi ve kalan payların kayıt maliki olan davalı üzerinde bırakılması gerekirken yazılı şekilde HMK. mad. 297/2. hükmüne aykırı olarak, infazı mümkün olmayan şüphe ve tereddüt uyandıracak şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-