Mahkemece davalı şirketin sorumlu olduğu miktar açıkça gösterilmeksizin " hükme esas alınan .......... tarihli bilirkişi raporunda belirlenen kendi dönemi ve devir tarihine kadar olan ücretle sınırlı olmak üzere" denilerek hüküm kurulduğu, bu şekilde davalının sorumlu olduğu miktar açıkça gösterilmeden bilirkişi raporuna atıfla hüküm kurulmasının HMK.'nun 297. maddesinde açıklanan kanun hükmüne aykırı olduğu-
Herkesin soybağının tespiti amacıyla vücudundan kan veya doku alınmasına katlanmak zorunda olduğu, mahkemece DNA testi yaptırılması gerektiği- Nüfus kayıtlarında düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğu- Soybağına ilişkin davanın aile mahkemelerinde, nüfus kaydının düzeltilmesi davalarının ise asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği- Soybağı kurulmasına yönelik davanın "aile mahkemesi" sıfatıyla görüldüğünün yazılmamış olması, esasa ilişkin verilen kararı etkileyip etkiler mi?
Soybağına ilişkin davalarda görevli mahkeme aile mahkemesi olduğundan, aile mahkemesi kurulmayan yerlerde asliye hukuk mahkemelerinde davanın "aile mahkemesi" sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerektiği, asliye hukuk mahkemesi olarak yargılamaya devamla davanın kabulünün hatalı olduğu- Davadan etkilenecek olan bütün mirasçılarının davalı sıfatı ile davaya katılmaları gerektiği-
6100 sayılı HMK'nın 297. maddesine aykırı şekilde gerekçe oluşturulmadan, davanın kabulünün hatalı olduğu-
Mahkemece, "Dinlenen tanık beyanları ile evlilikten beklenen menfaat bittiğinden davalı tarafta boşanmayı kabul ettiğinden boşanmalarına" şeklinde yetersiz gerekçe ile karar verilmiş ancak tarafların "kusurlu davranışlarının neler olduğu ve kusur oranları" karar yerinde gösterilmeyerek gerekçesiz hüküm kurulmasının yasaya aykırı olduğu-
Boşanma veya evliliğin iptaline ilişkin kararlarda; tarafların Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, adı, soyadı, doğum yeri ve tarihi, baba ve ana adları ile kadının evlenmeden önceki soyadı ve aile kütüğünde kayıtlı olduğu yer bilgileri ile evlilik içinde doğmuş çocuklar ve bunların kimlik bilgilerine yer verilmesi zorunlu olmasına rağmen, mahkemece; hükümde tarafların doğum yeri ve tarihi ile baba ve ana adları ile kadının evlenmeden önceki soyadı ve aile kütüğünde kayıtlı olduğu yer bilgilerine yer verilmeyerek kurulan hükmün yasaya aykırı olduğu- Tarafların bağımsız tedbir nafakası davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmediği-
Mahkemece, alacak talebi hakkında hüküm kurulmuş olup, davacının faiz istemi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği, HMK.'nun 297. madde hükmü nazara alındığında, mahkemece faiz konusunda infazda tereddüt uyandırmayacak şekilde olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Mahkemece, davalılardan hangisi ya da hangileri hakkında karar verildiği açık ve infazda tereddüte yol açmayacak şekilde hüküm kurulması gerekeceği-
Hüküm kısmında davanın ödeme tarihine kadar işlemiş faiz, harç ve vekalet ücretinin ne kadar olduğuna ilişkin açık bir hüküm kurulmadığından, HMK mad. 297'de belirtilen yasal düzenlemeye aykırı oluştuğu-
Eldeki davada iki davalı bulunmakta olup, mahkemece, davalılardan hangisi ya da hangileri hakkında karar verildiği açık ve infazda tereddüte yol açmayacak şekilde hüküm kurulması gerekeceği-