Taşınmaz yargılama sırasında tahliye edilmiş olduğundan tahliye hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de,dava tarihi itibariyle temerrüt gerçekleşmiş olup davacı tahliye istemekte haklı olduğundan mahkemece Tarifenin 6.maddesi dikkate alınarak tahliye davası yönünden de davacı lehine vekalet ücreti verilmesi gerekeceği-
Dava konusu alacak, likit (bilinebilir, belirlenebilir) nitelikte olduğundan ve davalı itirazında haksız çıktığından İİK' nın 67/2. maddesi uyarınca davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi ve dava kabul edildiğinden davacı yararına hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca vekalet ücretine karar verilmesi gerekeceği-
Davacıya ait davalı nezdindeki USD hesabının K. V. A.’ün talimatıyla 3.1.2008 tarihinde davalı bankaca İngiliz Sterlin' ine (GBP) dönüştürüldüğü,K. V. A.’ün vekili olduğu GBP üzerinden hesabın devam ve temdit edildiği ve bu şekilde işlem gördüğü, eksik olan yetki belgesinin sonradan tamamlanmış olduğu ve işleme sonradan icazet verildiğinin kabulü gerekeceği-
Maddi olgunun belirlenmesi yönünden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kesinleşmiş bir ceza hükmü olmadığından hukuk hakimini bağlamayacağının kabulü gerekeceği-
İtirazın iptali davasında, davalıya hazır bulunmadığı celsede duruşmada hazırmış gibi ihtarat yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Taraflar arasındaki Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi uyarınca müvekkili tarafından davalı şirketin akaryakıt istasyonuna kurulan otomasyon sisteminin kurulum bedeline ilişkin faturanın davalı tarafından ödenmemesi üzerine, müvekkilinin alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiş olup, dava konusu işin fatura tarihindeki rayiç bedelinin hesaplattırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Dava konusu irsaliyede teslim alan imzası bulunmakta olup, mahkemece bu imzanın davalı şirket yetkilisi ya da çalışanlarından birine ait olup olmadığı araştırılıp gerektiğinde imza incelemesi de yaptırılmak suretiyle uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
Davalının, akdi ilişkiyi inkar ettiğine göre öncelikle davacı taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunu ve dava konusu çeklerin bu ilişki sebebiyle avans olarak verilip karşılığında mal teslim edilmediğini yazılı delille ispatlamak zorunda olduğu-
Temyiz aşamasında davalı tarafça dosyaya tarafların sulh olduklarına ilişkin bir protokol sunulmuş olup, bu durumda mahkemece anılan protokol gözetilerek uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekeceği-
Şayet davalıların imzasını taşıyan sözleşme ile kullandırılan kredi ödenmiş ve banka yeni sözleşme imzalayarak bu yeni sözleşmelere istinaden kredi kullandırılmış ise kefillerin bu yeni sözleşmelerde imzaları bulunmadığı için doğan borçtan sorumluluklarından söz edilemeyeceği, ancak borç davalıların imzalarını taşıyan sözleşmeden doğmuş ise bu halde teminat ipoteğinin fekkinin kefillerin durumunu ağırlaştırıp ağırlaştırmadığı üzerinde durmak gerekeceği, çünkü kefillerin borcu ödemeleri halinde alacaklarını tahsil için ipoteğin kendilerine devrini talep haklarının mevcut olduğu-