Kira sözleşmesinin devri nedeniyle ödenen paranın sözleşmenin ifasının imkansız hale gelmesi üzerine iadesi amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
İtirazın iptali istemine ilişkin davada, dava konusu para olup, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3’üncü kısmına göre davalı yararına takdir edilecek vekalet ücretinin nisbi olarak hesaplanması gerekirken, maktu olarak belirlenmesi doğru değil ise de bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
20.6.2011 tarihinde icra takibine başlandığı gözetilerek, 20.6.2011’de yürürlükte olan İİK’nun 67/2 maddesine göre davalı yararına %40 oranında tazminata hükmedilmesi gerekirken, %20 oranında tazminata hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Takibe süresinde itiraz edilmiş olduğu dosya içeriğinden ve icra hukuk mahkemesi kararından anlaşıldığı halde, itirazın iptali davasında mahkemece işin esasına girilmeden red kararı verilmesinin hatalı olduğu-
Zamanaşımına uğramış bonolarda kambiyo hukukundan kaynaklanan haklar yitirilse de taraflar arasında temel ilişki bulunması durumunda böyle bir bonoya yazılı delil başlangıcı olarak dayanılabileceği ve alacaklının alacağını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabileceği-
Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu- Yedieminlik ücretinden doğan uyuşmazlığın her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğması karşısında TTK. 4 gereğince, itirazın iptaline ilişkin davanın ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği-
İhtilafın teslim edilen malların sipariş edilen mallar olup olmadığı noktasında olduğu, bu hale göre, mallar uhdesinde olan davalının siparişine aykırı mal gönderildiğini ispat yükü altında olduğu-
İİK.nun 67/2. maddesine göre takibinde haksız ve kötüniyetli olması halinde alacaklının, diğer tarafın talebi üzerine takip tarihi itibariyle yüzde yirmiden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesi gerekeceği, ancak davanın usulden reddine karar verilmesi halinde tazminata hükmedilmemesi gerekeceği-
Davacının, “borcu ödeyeceğim, ancak şu anda ödeyemem” şeklinde davacının haciz tutanağındaki bu beyanı üzerinde durulup davaya etkisi tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece takip dayanağı kredi sözleşmesine istinaden davacıya bir ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması, davacının sözleşme tarihinden önce (yakın tarihli), attığı samimi imza asıllarının toplanarak, takip dayanağı sözleşmedeki imzanın davacıya ait olup olmadığı konusunda yeterli incelemeyi ve değerlendirmeyi içeren bir bilirkişi raporu (Adli Tıp Kurumu, Grafoloji Uzmanı, vs.) aldırılarak, varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar vermek gerekeceği-
