Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerektiği- Davalı Organize Sanayi Bölgesi ve Toplu İşyeri Yapı Kooperatifinin ve vekalet ücretini alacağını talep eden davacı avukat tüketici yasasında tanımı yapılan tüketici kapsamında olmadığından, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığı ve taraflar arasındaki davada genel mahkemelerin görevli olduğu-
Davacı avukat azledilmemiş olup, vekalet ilişkisi, davacıya verilen vekaletnamenin süresinin dolması üzerine sona erdiği; her ne kadar avukat, üzerine almış olduğu işi sonuna kadar takip etmekle yükümlü olup, aksine bir kararlaştırma mevcut olmadığı sürece, işin takibi için verilen (vekaletnamenin süresinin dolması halinde yenilenmesi gerekeceğinden) vekaletnamenin yenilenmemesi, avukat yönünden işin takibine engel teşkil etmekte ise de, bu husus, her durumda avukatın muaccel olan vekalet ücreti alacağından başka, başarı şartına bağlanan ücrete de hak kazandığı sonucunu doğurmayacağı-
Satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemi-
İİK. mad.67'e göre davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi için davaya konu alacağın gerçek miktarının belli olması veya belirlenebilmesi için bütün unsurlarının borçlu tarafından bilinebilecek nitelikte bulunması, hakimin takdirine bağlı olmaması gerektiği; kiralanan taşınmazın tahliye edildiği tarihinden itibaren yeniden kiraya verilebileceği makul sürenin mahkemece yapılan yargılama sonunda bilirkişi raporu ile belirlendiğinden, likit olmayan 2 aylık kira bedelini kapsayan makul süre kira alacağı üzerinden davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerektiği-
Asıl ve birleşen davada kira parasının iadesine yönelik icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin davada; birleşen davada davacı vekilinin kira bedeline ilişkin temyiz itirazına gelince; davacı alacaklı 24/09/2009 tarihinde başlattığı icra takibi ile 1, 5, 6 ve 7 nolu hollerin peşin ödenen 2008/Aralık–2009/Ocak-Şubat ayları kira bedellerinden hollerin tahliye günü olan 24.12.2008 tarihine kadar işlemiş kira bedeli düşüldükten sonra kalan bakiye 1.939.000 TL üzerinden kira alacağının tahsilini istediği; mahkemece Aralık ayından 24 günlük mahsup dikkate alınmadan takip miktarını 90 güne bölmek sureti ile günlük kira bedelini hesapladığı; mahkemece her bir hol için davalı hesabına yapılan ödemeler dikkate alınarak günlük kira bedeli bulunmalı ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Kira sözleşmesinde birden fazla kiracı olduğu takdirde, her birinin kendi payına düşen kısmından sorumlu olduğu, kira sözleşmesinde payları belli değil ise, kira bedelinin eşit şekilde paylaştırılması gerekeceği, bu durumda kira bedelinin davalı kiracının payına düşen kısmı üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Kira alacağından dolayı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin davada; taraflar arasında kira ilişkisinin ihtilaflı olduğu yine geçmiş dönemlere ilişkin kira alacağı davası bulunup henüz kesinleşmediğine göre davanın bekletici mesele yapılarak oluşacak sonuca göre karar vermek gerektiği-
Davacının verdiği yemek hizmetinin bedelinin ödendiğini ispat yükü davalı tarafa ait olup, ödeme hususunu karşı tarafın muvafakati olmadan davalının kendi şirket defterlerine dayandıramayacağı-
Sadece asıl alacak üzerinden icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekirken, işlemiş faizin de katılarak bulunan toplam tutar asıl alacakmış gibi gösterilerek bu rakam üzerinden icra inkâr tazminatına hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Bir kısım kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkin davada; hukuki sonuç doğurmayan ödeme emrine dayanarak tahliye kararı verilemeyeceği; davacı alacaklının mahkemeden tahliye isteminde bulunabilmesi için takip talepnamesinde tahliye talebinin bulunması gerektiği; mahkemece bu husus kendiliğinden gözetilerek istemin reddine karar verilmesi gerektiği-