Mahkemece "davacının yaptığı ödemenin ...in taahhüdü için yapıldığı ve ... hakkındaki icra ceza mahkemesince verilen tazyik hapsinin vazgeçme nedeni ile düştüğü, davacının iddiasını ispatlayamadığı" gerekçesi ile itirazın iptali davasının reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Davacı bankanın ihtarnamesinde kredi kartı hesabını kapattığını ve sözleşmeyi feshettiğini bildirdiği ve toplam borcun ödenmesini istediği gözetildiğinde kredi kartı hesabının kapatılması ve sözleşmenin feshiyle birlikte kredi kartı borcunun tümü muaccel hale geldiğinden dolayı bankanın alacağını davalı kredi kartı hamilinden talep etmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı- Mahkemece 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun mad. 22 aracılığıyla aynı kanun mad. 28 hükmüne dayanarak karar verilmiş ise de anılan yasa hükümlerinin taksitlere bağlanmış tüketici kredisi sözleşmesine ilişkin olup kredi kartı borcunun belirtilen yasa hükümleri kapsamı içinde değerlendirilmesinin doğru olmadığı, zira ödenmemesi halinde sadece asgari ödeme miktarının muaccel hale geleceği hususunun sözleşmenin devamı halinde dikkate alınabilecek bir konu olduğu-
Hükme dayanak yapılan prokol, ibraname ve borcun nakli sözleşmesi davacı ile kefiller arasında imzalanmış olup, sadece sözleşmenin tarafları hakkında hüküm ve sonuç doğuracağı- Kredi borcunu ödeyen davacı kefilin asıl borçlu firmaya rücu hakkı bulunduğu, kefiller ile davacı arasında yapılan borcun nakli ve kefillerin ibrasına yönelik sözleşmenin taraf olmayan firma yönünden sonuç doğurmayacağı ve bu firma ile davacı arasında yapılan borcun taksitlendirilmesine yönelik protokol üzerinde durularak tüm deliller birlikte toplandıktan sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiği-
5219 s. K. ile yapılan değişiklik sonucu HUMK. 427'de öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanunun 19 uncu maddesiyle HUMK’a eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2015 yılı için 2.080 TL olup davalı hakkında yapılan takibin miktarı ve itirazın iptali davasındaki dava değeri 845 TL olması nedeniyle bu davalı hakkındaki karar kesin nitelikte olduğu-
Taşıma nedeniyle oluşan demuraj ücret alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemi-
Tazminat davası-
Kira alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemi-
Takibe konu edilen alacağın, nitelik itibariyle bölünebilir olmasına rağmen, itiraz edilen miktarın, davacılar açısından "belirli" olduğu ve kısmi davaya konu edilemeyeceği- Kısmi davaya konu edilemeyecek bir alacağın ıslah yoluyla artırılmasının mümkün olmadığı-
Kira alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemi-
Yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu sonucunda, davacı tarafça düzenlenen faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ihtilafın davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmayan ve fakat davalının ticari defterlerinde kayıtlı bulunan .. TL bedelli davacı adına düzenlenen faturadan kaynaklandığı, davalının bu faturadan kaynaklı alacağın tahsili için açtığı davanın red ile sonuçlandığı, kararın temyiz aşamasından geçerek kesinleştiği, buna göre davacının davalıdan ..TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü, takibe itirazın ..TL asıl alacak üzerinden iptali, fazlaya ilişkin isteminin reddi ve davacı yararına %40'ı oranında icra inkar tazminatı yönünde verilen kararın isabetli olduğu-