İtirazın iptali davasının reddine karar verildiğine göre, dava konusu edilen her iki takip dosyasındaki toplam alacak miktarı üzerinden, davalılar yararına bu miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. uyarınca nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
TTK’nun ticari satışlara ilişkin 23. ve TBK'nun 231. maddesi uyarınca ticari satışlarda da, ayıplı mal satışından kaynaklanan uyuşmazlıklarda zamanaşımı süresi 2 yıl olacağı ve dava konusu araç için satıcı tarafından 2 yıllık garanti verildiği gözetildiğinde davanın garanti süresi içinde açılması gerekirken bu sürenin geçirildiği ve TBK’nun sözleşmenin geçerlilik süresine ilişkin hükümlerinin uygulanamayacağı-
Davacının talebi temlik alınan alacağa dayalı olduğundan, öncelikle temlik tarihi itibariyle davalının dava dışı temlik eden kişiye bir borcunun bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerektiği- İktisadi bütünlük kavramından hareketle temlik edenin ya da temlik alan davacı şirketin talimatı olmadan, dava dışı üçüncü kişilere yapılan ödemelerin temlik edenin davalı nezdinde oluşan alacağı için yapıldığının kabulünün hatalı olduğu- İİK. mad. 257 uyarınca, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için, alacağın muhtemel varlığına kanaat getirilmesi yeterli ise de, alacaklının bu kanaati oluşturacak bilgi ve belgeleri talebine eklemesi gerektiği-
Faturalara dayanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemi- Faturalara dayanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin davada, mahkemece, davalı şirket yetkilisi ve dava dışı şahsın davacı şirket yetkilisinin oğlunun hesaplarına yollanan paralara ilişkin dekontlardaki ödemelerin, davacı vekili tarafından tevil yoluyla kabul edildiği belirtilmişse de, davacı vekili tarafından sunulan dilekçede ödemeler konusunda tevil yollu bir kabul bulunmayıp, ödemenin başka bir şahıs hesabından dava dışı başka bir şahıs hesabına yapıldığı belirtilerek ödemeler kabul edilmemiş olduğundan, mahkemece bu husus üzerinde durularak ayrıca tarafların delilleri toplanarak ticari defter ve belgeler üzerinde bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılarak alınacak rapor ve toplanacak deliller doğrultusunda bir karar verilmesi gerektiği-
Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılmayacağı- Dava açılırken yatırılması gereken harçların yatırılması hususunda davacıya kesin mehil verilmesi gerektiği-
Borçlunun, (kendisi adına ödenen vergi sigorta ve kredi kartı ödemelerini) yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilecek konumda bulunması nedeniyle alacağın likit ve muayyen nitelikte olduğunun kabulü ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği-
Faturaya dayalı alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, takip 5 adet faturaya dayandığından her bir fatura ile ilgili olarak mal tesliminin yapılıp yapılmadığı belirlenip sonucuna göre bir karar vermek gerektiği-
HMK. mad. 186 uyarınca, mahkemece, tahkikat safhasından sonra sözlü yargılama ve hüküm için tayin olunacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmak amacıyla iki taraf davet edilerek son sözleri sorulup hüküm verilmesi gerektiği-
Tahkikatın bittiği bildirilerek sözlü yargılamaya geçildiği belirtilip mazeret bildiren davalı vekiline herhangi bir tebligat çıkarılmaksızın aynı celse karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu- Faiz oranına davalı borçlu tarafından itiraz edilmesine karşın, mahkemece "itirazın iptaline" denilmek suretiyle takibin yasal dayanağı belirtilmeyen %17 faiz oranı ile devam etmesine imkan sağlamasının isabetsiz olduğu-
Borçlu-asil, yalnız başına (vekalet sözleşmesi imzaladığı avukatına) ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilecek konumda olduğundan, alacağın (vekalet ücretinin) likit ve muayyen nitelikte olduğunun kabulü ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği-