Çocukla baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesine (TMK. m. 301) ilişkin olan davada, ana ve çocuk tarafından açılıp, Cumhuriyet savcısına ve Hazine'ye yasa gereği ihbar edilip, bunlar davaya müdahil olmadığından, babalık davasının, irs ve nesep ilişkisini kuşkuya yer bırakmayacak nispette açığa çıkarılması halinde kabul edilebileceği, bu konuda tekniğin ve tıbbın tüm imkanlarından yararlanılarak sonuca ulaşılması gerektiği-
Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesine göre; ''Çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk isteyebileceği, dava babaya, baba ölmüşse mirasçılarına karşı açılacağı, babalık davasının Cumhuriyet Savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edileceği'', mahkemece davanın Cumhuriyet Savcısı ve Hazineye ihbarı sağlanmadan yargılamanın sonuçlandırılamayacağı-
Türk Medeni Kanunu'nun 301. ve devamı maddeleri uyarınca kayyım tarafından açılan babalığın tespitine ilişkin davada, mahkemece, davanın kamu düzenini ilgilendirmesi bakımından kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın soybağının doğru olarak tespit edilmesinin zorunlu olduğu, salt taraf beyanları ile yetinilmeyip, babalık iddiası ile ilgili olarak DNA testi yaptırılması gerektiği-
Babalık davasının, Cumhuriyet savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edileceği-
TMK.'nun 303/2. maddesine göre, ''çocuğa doğumdan sonra kayyım atanmışsa, çocuk hakkında bir yıllık süre, atamanın kayyıma tebliği tarihinde; hiç kayyım atanmamışsa çocuğun ergin olduğu tarihte işlemeye başlayacağı'' hükmü Anayasa Mahkemesi'nin 2010-71 Esas 2011-143 Karar ve 27.10.2011 tarihli kararı ile iptal edildiği - Mahkemece karar verilmesinden önce Türk Medeni Kanunu'nun 303/2. maddesi hakkındaki iptal kararı yürürlüğe girdiğinden ve Yasada çocuk için hak düşürücü süre artık bulunmadığından taraf delillerinin toplanması, DNA incelemesi yapılması ve sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekeceği - Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesine göre; ''çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesinin ana ve çocuğun isteyebileceği, dava babaya, baba ölmüşse mirasçılarına karşı açılacağı, babalık davası, Cumhuriyet savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edileceği , mahkemece davanın Cumhuriyet savcısı ve Hazineye ihbarı sağlanmadan yargılamanın sonuçlandırılamayacağı -
Türk Medeni Kanunu'nun 301. ve devamı maddeleri uyarınca ana tarafından açılan "küçük E.'nın babasının R.. T.. olduğunun tespiti istemi" ne ilişkin davada, R.. T..'nin mirasçılarına dava dilekçesi tebliğ edilmediği gibi iddia ve savunma hakkının kullanılmasına da olanak tanınmamış olduğu, ayrıca dava, Cumhuriyet Savcısı ile Hazineye ihbar edilmeden ve küçüğe kayyım tayin ettirilmeden karara bağlandığı anlaşıldığından, mahkemece dava dilekçesinin R.. T..'nin mirasçılarına tebliği ile savunma hakkının kullanılmasına olanak tanınmalı, gösterdikleri takdirde delilleri toplanmalı, küçüğe kayyım tayin ettirilip davanın kayyım, Cumhuriyet Savcısı ve Hazineye ihbar edildikten sonra işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekeceği-
Çocuk tarafından açılan "babalığın tespiti" ne ilişkin davada, TMK. nun 303/2. maddesinde yer alan ''çocuğa doğumdan sonra kayyım atanmışsa, çocuk hakkında bir yıllık süre, atamanın kayyıma tebliği tarihinde; hiç kayyım atanmamışsa çocuğun ergin olduğu tarihte işlemeye başlar.'' şeklindeki hükmü Anayasa Mahkemesi'nce 2010/71 Esas-2011/143 Karar ve 27.10.2011 tarihli kararı ile iptal edilmiş olduğu ve bunun sonucu olarak TMK ' da çocuk tarafından açılacak dava için hak düşürücü sürenin artık bulunmadığı - Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesinde; ''çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk isteyebilirler. Dava babaya, baba ölmüşse mirasçılarına karşı açılır. Babalık davası, Cumhuriyet Savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edilir.'' hükmünün yer aldığı bu nedenle mahkemece davanın Hazineye usulüne uygun ihbarı sağlanmadan yargılamanın sonuçlandırılamayacağı - Mahkemece babalığının tespitine karar verilmesi istenilen İ.C.’ın yasal mirasçıları saptanıp, bunların yöntemince davaya dahil edilmek suretiyle taraf teşkili sağlanıp hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Babalığın tespiti istemine ilişkin davalarda, mahkemece tarafların iddia ve savunmaları da dikkate alınarak babalık iddiası ile ilgili olarak çocuk, anne ve baba olduğu iddia edilen kişiye ait gerekli kan ve doku örneklerinin alınıp, DNA testi yaptırılıp, alınacak rapor doğrultusunda bir karar verilmesi gerekeceği-
TMK'nun 301. ve devamı maddeleri uyarınca çocuk tarafından açılan babalığın tespitine ilişkin davada, mahkemece, davanın kamu düzenini ilgilendirmesi bakımından kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın soybağının doğru olarak tespit edilmesinin zorunlu olduğu; bu nedenle mahkemece, salt taraf beyanları ile yetinilmeyip, dava ile ilgili yerel kolluk araştırması yaptırılıp iddia ile ilgili olarak 01.11.2002 tarihinde öldüğü belirtilen Derda Ö...'dan doku örnekleri alınarak DNA testi yaptırılması, alınacak rapor da gözetilerek tüm deliller birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi gerekeceği-
Türk Medeni Kanunu'nun 301. ve devamı maddeleri gereğince babalığın tespitine ilişkin davada, aynı Yasanın 303/3. maddesi uyarınca çocuk ile bir başka erkek arasında soybağı ilişkisi varsa, hak düşürücü süre bu ilişkinin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başlayacağı, dolayısıyla çocukların kayden babası görünen N. ile olan soybağı ilişkisi ortadan kalkmadıkça temyize konu babalık davasının sonuçlandırılamayacağı- Soybağının reddi davası açılması için süre verilmesi, açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, dava açılmadığı ya da açılıp reddedildiği takdirde ise davanın reddi gerekeceği -