Profesör olan davacı için uluslararası düzeyde referans oluşturacak bir listede eserlerinin «yok» sayılması kişilik haklarına saldırı teşkil eder mi?–
Hakimin davaya konu olan uyuşmazlıkların çözümünde, uygulanacak yaptırımın türünü serbestçe takdir edebileceği, ancak bu yaptırımın hak ve adalete de uygun olması gerekeceği–
Kişilik haklarının içerdiği sosyal ve duygusal kişilik değerleri; kişinin toplum içindeki yerini, birlikte yaşadığı ailesi ve yakınlarını da kapsadığından çocuğu yaralanan anne-babanın da kişilik değerlerinin zarar gördüğünün kabul edilmesi gerekeceği–
Savunma hakkının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 36. maddesinde, “herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunma hakkına sahiptir...” biçiminde düzenlendiği, görüldüğü gibi iddia ve savunma hakkının kullanılmasının ancak, meşru vasıta ve yollardan yararlanmak suretiyle olması gerekeceği, tarafların yargı mercileri önünde iddia ve savunmalarını hiçbir endişeye kapılmadan serbestçe yapmalarının gerekeceği, bir davanın görülmesi sırasında taraflar veya vekillerince mahkemeye verilen dilekçelerde kullanılan sözlerin, kişisel hakları zedeleyici nitelikte bulunsa dahi iddia ve savunma sınırları aşılmış olmadıkça BK. 49. maddesi (şimdi; TBK. mad. 58) kapsamına giren bir haksız eylem olarak nitelendirilemeyeceği, ancak, savunmanın konusu dışında kalan ve savunma hakkı ile hiçbir ilgisi bulunmayan, hakareti kapsayıcı sözlerin bu kuralın sınırı dışında kalacağı-
Şikayet hakkının Anayasal bir hak olduğu, bu nedenle hakkında yapılan şikayette (ya da bunun sonucunda açılan ceza davasında) haklı çıkan (lehine «takipsizlik» veya «beraat» kararı verilen) tarafın, sırf bu nedenle şikayette bulunan kişiden manevi tazminat isteyemeyeceği, şikayetçinin ancak (kasten) davacıya zarar vermek amacı ile veya hiçbir duyum ve belirti olmadan sırf şüphe üzerine ağır bir suçlamada bulunarak şikayette bulunmuş olması halinde, davacıya manevi tazminat ödemeye mahkum edilebileceği–
Davacı ile ilgili yapılan haberde, sadece hakkında soruşturma açıldığının belirtilmesi, yayın tarihinde soruşturma kapsamında açılan davadan beraat etmesine karşın bu hususa değinilmemesi kişilik haklarına saldırı teşkil eder mi?–